YORUMLAR
Toplam 25 yorum var. Onay bekleyen yorum yok.
Misafir 22 Ekim 2010 Cuma 14:46

Gercekvatandas bilemiyorum tekrar bu yorumu okuma imkäniniz varmi yokmu?bu yorumu okuyacaginiza ihtimal vererek, elestirdiginiz Türkcem´le ilgili bir iki konuya temas yapmak istiyorum.Ilk önce hakli elestirilerinizden darilmadim dersem yalan söylemis olurum.Evet ben Yurt disinda ikamet ediyorum, bura dogumluyum.Türkce´yi kullanmakta sorunlarim vardir,sizin hos görünüze siginiyorum.Güzel Türkce´nizin bozulmasindan endiseniz var ise geregini yapmaya hazirim.Syglr.Capanoglu

Yorumu oyla      55      49  
Misafir 22 Ekim 2010 Cuma 09:43

Kuşoğlu, Ellerine sağlık. Yürüyüş arkadaşın

Yorumu oyla      54      49  
Misafir 22 Ekim 2010 Cuma 00:07

Insanlarin birbirini enayi yerine koymasi etik bir davranis degildir.Hele bIr Müslümanin diger bir Müslümani kandirmasini Allah haram kilmistir.Öyle bir asirda yasiyoruz ki evden disari adimini attigin andan itibren enayi olmak ve olmamak ile karsi karsiyasin.Hani bizim bir Atasözümüz var, sen enqayiligi kabül ettigin andan itibaren baskalari Semeri hazir tutar.Enayi olmamak dilegi ile.

Yorumu oyla      57      49  
Gerçekvatandaş 21 Ekim 2010 Perşembe 23:36

Misafir 19:08 arkadaşım, Teyze ve benim yorumlarımı “çözemediğin” için kendini “eneyi (herhalde enayi demek istedin)” gibi hissetmene üzüldüm doğrusu.. Kurduğun cümlelere ve kullandığın kelimelere bakınca; uzun süredir yurt dışında kaldığın ve bu nedenle de bildiğin beş dil içerisinde en zayıf olduğun Türkçe gibi görünüyor.. Bence sen ikamet için kullandığın o eleği değiştir ve delikleri ufak, dövme bakırdan kaliteli bi Türk malı olanını seç.. Böylece "kalburun üstünde" kalma ve yorumlarımızı anlayabilme şansın artsın:))

Yorumu oyla      56      50  
Misafir 21 Ekim 2010 Perşembe 22:27

Gerçekvatandaş, bir dünya uğraşıp, dökümanlar koymuşsun ortaya.Ben Türkiyede GELİR ADALETİNİN tesis edildiğini savunmuyorum ki.Gelir dağılımı itibarı ile, gelişmiş ve gelişmekte olan Demokratik ülkeler arasında Türkiye en son sıralarda bulunduğu malesef bir gerçek.Benim vurgulamaya çalıştığım nokta şudur.2002 Yılındaki bir emeklinin, alım gücü, bugün 2010 da 2010 da İKİ katına çıkmıştır.Bu yeterlimi hayır.AB standartlarına ulaşmamız için Emekli bugün aldığının en az ÜÇ katını alması gerek.H.T.

Yorumu oyla      55      54  
Gerçekvatandaş 21 Ekim 2010 Perşembe 19:11

(3) Bu koşullarda (Eğer DIE nin enflasyon artışlarını belirlerken temel aldığı kriterlerin ve tespit ettiği oranların gerçeği yansıttığını kabul edersek) son 8 yılda SSK emeklilerine yapılan ücret artışları ile enflasyona ezdirilmedikleri doğru olmaktadır.. Ama enflasyon paralelindeki ayarlamalar, zam değil, ücretlerin alım gücünü muhafaza anlamını taşımaktadır.. İşte bu nedenle sadece enflasyon ayarlamalarının üzerinde artış oranı varsa, o kadar miktarda alım gücünde bi artış meydana gelmiş demektir.. Son sekiz yılda milli gelirin 3,75 katına kadar ulaştığı (%275 arttığı) söz konusu iken, alt seviyelerde ücret alan 1998 yılı SSK emeklisi eşimin alım gücündeki artış 0,15 kat (%15) seviyesinde kalmış olmaktadır:(((

Yorumu oyla      69      51  
Misafir 21 Ekim 2010 Perşembe 19:08

Bes tane dili ana dilim gibi bilirim yorumcular, gel görün ki,yazilarinizda kisaltma yaptiginiz harflerden bir sey anlayamiyorum,yani kendimi eneyi yerine koyuyorum.Bulmacayi cözmek yazilarinizdaki sifreleri cözmekten kolay.Bkz.Teyze´nin GercekVatandasin yorumuna bana hak verirsiniz sanirim.Yorumlariniz kalbur üstü,bunlari benim anlamamam icinmi Sifreliyorsunuz?

Yorumu oyla      57      53  
Gerçekvatandaş 21 Ekim 2010 Perşembe 18:50

(2) Ekim 2009 da %5,80 (Ücret 215,70 TL); Ekim 2010 da (Kasım başında da açıklanacağından tahmini) % 9,24 (Ücret olur 235,63).. Yani sadece 8 yıllık enflasyon oranında ayarlamalarla Ekim 2010 da ücretler % 135,63 yani 1,35 kat artmış olursa bu durum alım gücünü korumuş olacaktır.. (DIE nin tüketici enflasyon kriterleri ile hesaplamalarının doğru olduğunu kabul ediyorsak) Ücretinizdeki artış bu oranın ne kadar üzerinde ise Ekim ayı itibariyle son sekiz yılda alım gücünüzde o kadar artı yükselme; ne kadar altında ise alım gücünde o kadar da azalma meydana gelmiş demektir.. Bu ilave açıklamamın ODTÜ mezunu matematik mühendisi yakınlarının hesaplamalarında yardımı olur umarım:))..

Yorumu oyla      65      51  
Gerçekvatandaş 21 Ekim 2010 Perşembe 18:49

(1) Hasan Tahsin arkadaşım; aslında aşağıdaki yorumumda 1 yılı eksik bile girerek 8 yıllık kümülatif enflasyon oranını belirlemişim. Doğrusu DIE Tüketici endeksine göre Ekimden Ekime yıllık enflasyon artışları şu oranlardır; Ekim 2003 de %27.40 (Yani Ekim 2002 deki 100,00 TL bi ücret sadece enflasyon oranına artırılırsa Ekim 2003 de 127,40 TL olacak ve alım gücünü muhafaza edebilecektir, hesaplamalara böyle devam edersek); Ekim 2004 de %12,20 (127,40 TL ücret bu oranda artınca 142,94 TL olacak); Ekim 2005 de %7,52 (Ücret 153,69 TL); Ekim 2006 da %9,80 (Ücret 169,03 TL); Ekim 2007 de %7,70 (Ücret 182,05 TL); Ekim 2008 de 11,99 (Ücret 203,87 TL); Ekim 2009 da %5,80 (Ücret 215,70 TL);

Yorumu oyla      64      52  
teyze 21 Ekim 2010 Perşembe 13:34

Evet enayi yerine konduğumu hissettiğim oldu.Hatta buna HİS bile denmez bir realite.Tek başıma olmadığımdan fazla üstünde durmadım.GSEMH hesaplayınca tıpkı GSMH gibi düşük çıktığı için.(GSEMH deki E=Enayi gerisi bildiğinizden) Benim rakamlarla ilgim 6-0 la sınırlı bu hafta sonu 7-0 a terfi etmeyi umut ediyorum.Bir istatistik sonucuda ben buldum.Bütün bu karışık rakamları çıkaranlar % 99 AMCALAR,% 1 TEYZELERDİR:))

Yorumu oyla      63      49  
Misafir 21 Ekim 2010 Perşembe 11:40

"Gerçekvatandaş 20 Ekim 2010 Çarşamba 21:48" Sevgili dostum ben 2000 yılından beri SSK EMEKLİSİ bir yurttaşınızım.2002 de aldığım maaş bodrom elimde.Şimdiki de elimde.Çok afedersiniz,Ülkemdeki alınabilecek,en yüksek diplomada elimde.İki maaş bodrosu arasındaki mukayeseyi yapabilecek matematik bilgisine de sahip olduğumu düşünüyorum.Ama sizin uyarınıza istinaden ailemde bulunan biri doktoralı,diğeri yüksek lisanslı ODTÜ mezunu iki müyendise tekrar konturol ettirip, mukayese yaptıracağım.H.Tahsin

Yorumu oyla      58      54  
Misafir 21 Ekim 2010 Perşembe 11:34

"Misafir 20 Ekim 2010 Çarşamba 21:08" Yazan yorumcu dostum,"World Bank's PPP project that calculates these measures" isimli sitede dolaşmaya devam et.Türkiye ile ilgili Son on yıllık verileri EZBERLE, EZBERLE...

Yorumu oyla      54      56  
Misafir 20 Ekim 2010 Çarşamba 22:50

Bir yorumlara baktim,birde Bülent Bey´in isledigi konuya,siyah ve beyaz gibi masallah.Her kes bildigi sarkilari söylemis ve yazmis.Bir kezde Teyze olmadan buraya "konuya"SADIK KALARAK ALLAH ASKINA YORUM YAPALIM.Bende bu isin icindeyim benide katiyorum merak etmeyin,ismimi gizli tutuyorum, o kadarinida bilmeyin.Yetenek dersek hepiniz degme Köse yazarlarina tas cikarirsiniz.Hepinizin yorumlarini zevkle okuyorum,biraz takilayim dedim.

Yorumu oyla      63      49  
Gerçekvatandaş 20 Ekim 2010 Çarşamba 21:48

(2) Şimdi 8 yıllık (Ekim 2002-2010)Tüketici endeksindeki kümülatif enflasyon oranını bi görelim; % 113,7.. Bu da emeklilerin ücretlerinin sadece enflasyon paralelinde olsa idi 8 yılda 1,1 kat artması gerekirken 1,5 kart arttığı, dolayısı ile düşük ücretli bi SSK emeklisinin gelirinin ya da alım gücünün reel olarak (aradaki fark olan) “0,4 kat” arttığı anlamını taşıyor.. İşte örnek işçi emeklilerinin büyük çoğunluğunu teşkil eden bu ücret seviyelerindeki alım gücünde, yani gelirlerindeki gerçek artış rakamı da budur; 0,4 kat.. Yoksa ancak “enayileri” kandırabilecek o kişi başı milli gelirdeki sözde “3,7 katlık” artış değil..

Yorumu oyla      68      52  
Gerçekvatandaş 20 Ekim 2010 Çarşamba 21:48

(1) “Kişi başı Milli hasılamız 2002 de 2800 dolardı,bugün 10500 Dolara çıktı” demiş bi arkadaşımız.. Yani kişi başı milli gelir 8 yılda 3,7 kat artmış.. SSK dan alt seviyelerden emekli eşimin maaşına bakıyorum; Ekim 2002 de (Vergi iadesi dahil, 6 sıfırı ve küsuratı atılmış halde) 303 TL; Ekim 2010 da 753 TL.. Böylece, düşük ücretlilerden olan eşimin, biraz daha fazladan yapılan zamlarla ücretindeki gelir artışı “görünüşte” 1,5 kat gibi sanki.. Aslında burada önemli olan, ücret gelirinin sadece seviyesini koruyan enflasyon ayarlamalarının üzerinde, yani gerçek alım gücünde meydana gelen artış oranı nedir, ona bakmalıyız..

Yorumu oyla      66      53  
Misafir 20 Ekim 2010 Çarşamba 21:17

Devlet beni tam bir yetki ile donatmis olsa herhangi birinin aklindan bu insan enayidir düsüncesi gecmis olsa dahi ona bu Dünya´yi genis etmem.Bu enayilik kavrami genelde Akdeniz Ülkeleri ve Araplar´da vardir.Avrupa´da bile bile hic kimse kimseye zarar vermez,kandirmaz.Baskasina verdirilen zarar medeni Dünya´da kär kabul edilmez.Hakikatten Türkiye´de bu konuda bir hastalik var.Bir cok kez duymusuzdur ya,enayiyi kandirdim.Bilmiyorki enayi böylece bindigi dali kesiyor.

Yorumu oyla      69      49  
Misafir 20 Ekim 2010 Çarşamba 21:08

Hasan Tahsin belki İngilizceniz vardır.Google açın "cia world factbook Country Comparison GDP (purchasing power parity) " kelimelerini hep beraber girin.Önünüze bir tablo açılır.Tablonun açıklamasında da "World Bank's PPP project that calculates these measures" lafzını görürsünüz ki World Bank = Dünya Bankasıdır.O bakıyorum dediğiniz veri yani. :)

Yorumu oyla      63      50  
Misafir 20 Ekim 2010 Çarşamba 18:31

Hayatimiza idame ettirmek icin yasamimizin her safhasinda uyanik gecinen tiplerle karsilasmisizdir.Buda hayatin bir gercegidir.Hele bizim ülkemizde vatandas tam bir savunmasiz durum arz ediyor.Adeta egitim sistemimiz uyaniklara yem yetistirmistir.Yasama yargi,yürütme sistemini en iyi bilenler enayilerden gecinenenlerdir.Devletin bütün vatandaslari kandirilmamak icin ilk okuldan itibaren egitm müfratinda haklari konusunda bilgilendirmesi zaruridir.Capanoglu

Yorumu oyla      70      49  
Gerçekvatandaş 20 Ekim 2010 Çarşamba 17:32

Aslında benim daha önce bir yorumumda aktardığım "Enayinin pilini bitirdim" fıkrası buraya cuk otururdu.. Milletin tümünü enayi yerine koymaya çalışan ya da herkesi enayi sanan “gerçek enayiler” sürüsüne bereket.. Özellikle de siyasi iktidarların ve onların güdümündeki bir kısım kamu kurumlarının temsilcileri yok mu?!.. Bunun yanında bi dolu siyasi zevat ile fanatik destekçilerini de unutmamalıyız... Peki bu muhteremler milleti enayi yerine koyacak açıklamaları yapabilme cesaretini nereden buluyorlar?.. Basit, kendilerine enayice ya da menfaat icabı kurnazca biat eden, son yıllarda azımsanmayacak sayılara ulaşmış yalaka yardakçı ve şakşakçı takımından.. Onlara “lan şımarmayın, sizden büyük önce Allah sonra da biz varız” diyebilecek milletin, yarısından fazlası enayi olmadığı sürece tehlikede sayılmayız.. Ne dersiniz, güvende miyiz sizce?..

Yorumu oyla      72      55  
Misafir 20 Ekim 2010 Çarşamba 17:13

15.56 da yazan yorumcu dostum,klavye önünde dilediğin rakkamları,dilediğin gibi yazabilirsin.Ben klavyenin yazdıklarına değil,Dünya bankası ve OECD raporlarına bakarım.Siz sanıyorsunuz ki,Yorumcular da bahsettiğim raporlara bakmıyor,o raporları okumuyor,ÖYLE Mİ? Öyle sanıyorsanız,yargıtay C.başsavcısının Dünyaya bakışından farklı bakmıyorsunuz.Baş savcıda Cumhurun Savcısı,ama,CUMHURUN ALANLARINA(kamusal alan),Cumhurun girmesini yasaklıyor ve yasaklar tartışılamaz diye absük laflar ediyor.H.Tahsi

Yorumu oyla      66      68  
Misafir 20 Ekim 2010 Çarşamba 16:24

FAİZ'e KAR PAYI diyerek Allah'ı kandıran bir Devlet, Aziz Nesin'in Halkını mı kandıramıyacak???

Yorumu oyla      64      53  
Misafir 20 Ekim 2010 Çarşamba 16:00

Tabii aynı dönemde dünya ne kadar büyümüş ona da bakmak lazım.Türkiye,SGP ile 1989'da 16'ncı,1990 yılında 17'nci iken,1994 yılında 21'inciliğe indi.Daha sonra yeniden yükselişe geçerek 1996 yılında 17'nciliğe çıkan,1997 ve 1998 yıllarında bu konumunu koruyan Türkiye, 1999'da yaşanan deprem felaketleri ve ekonomik krizle 18'inciliğe geriledi.2000 yılında yeniden 17'inciliğe yükselen Türkiye 2009 senesinde 18.sıradaki ekonomi.( SGP/GPD satın alma gücü paritesi ) Dünya sıralaması kral çıplak diyor!

Yorumu oyla      73      55  
Misafir 20 Ekim 2010 Çarşamba 15:56

2002 yılı Satınalma gücü paritesiyle kişi başı milli gelir 7000 USD , 2009 yılında ise 11.400 USD ( CIA World Factbook Verileri ).Sabit fiyatlarla (2000 yılı baz alınmıştır) 2002 yılı kişi başı milli geliri 3911 USD ,2008 yılı 5099 USD ( IMF verisi - Turkey GDP Per Capita -Constant Prices Since 2000 ). Haliyle havaya sıçrayacak , uzaya uçacak bir durumumuz yok. H. Tahsin nominal milli geliri alıp satın alma gücü paritesiyle karşılaştırıyor.Ve hükümetin mucizesi diye sunuyor. (devamı var)

Yorumu oyla      73      53  
Misafir 20 Ekim 2010 Çarşamba 15:40

Bülent bey,bu sefer cok entrasan bir konu secti.Lastik gibi ne kadar cekersen o kadar uzar.Benim hayat tecrübemde enayi yerine koyulan kisi ayni zamanda da kandirilan insandir.Ilk kandirilmak kisinin hatasi degildir,bu iki,üc diye tekrar edilirse konunun muhatabina rahatlkila enayi ismini takabiliriz.Bir tane CIN Atasözü direk konumuz ile ilgili oldugu icin yaziyorum"her gün bir tane enayi sabahleyin uyanir,önemli olan onu bulmaktir"Hadi hep beraber, uyanan bu enayiyi bulmaya calisalim.Capanogl

Yorumu oyla      75      49  
Misafir 20 Ekim 2010 Çarşamba 12:01

Sn Kuşoğlu,henüz BİREY,henüz YURTTAŞ olabilmiş değiliz.Bu nedenle,bırakın "ENAYİ YERİNE konmayı",sürekli olarak APTAL yerine konuluyoruz.Bu 80 yılı aşkın süredir böyledir.Ne zaman UYGAR DÜNYALI bir YURTTAŞ oluruz,ne zman BİREY oluruz,işte o zaman kimse bizi "ENAYİ YERİNE" koyamaz.. Kişibaşı Milli hasılamız 2002 de 2800 dolardı,bugün 10500 Dolara çıktı diye nerdeyse havalara sıçrıyoruz.Oysa Gelişmiş Dünyanın YOKSULLUK sınırı,Kişi başı 11 bin dolardır...Enayilikten kurtulma umudu ile.Hasan Tahsin.

Yorumu oyla      64      66