YORUMLAR
Toplam 7 yorum var. Onay bekleyen yorum yok.
ibrahim uzuner 30 Mayıs 2008 Cuma 

ELİNE YÜREĞİNE SAĞLIK İÇİMİZİ OKUYUP YAZMAK SANA YAKIŞIYOR TALAT ATTİLA BRAVOOO Anadolu perişan hele içanadolu kan ağlıyor inşaat sektörü durdu esnaf kanağlıyor bunlar hiçkimseyi dinlemezler bildiklerini yapıyorlar yaptıkları hiçbirşey iyideğilki bukonuda iyi davransınlar

Yorumu oyla      53      49  
Ruhat Türk 27 Mayıs 2008 Salı 

AKp racon işini o kadar abarttı ki, uygulamaları Milli Eğitim Bakanlığının son iki aydaki atamalarda görmek mümkün, milli görüşçü olmayan tüm milli eğitim müdürlerini ve üst düzey bürokratları görevden aldılar. Allah bunlara öyle bir ceza verecek ki, neye uğradıklarını anlayamayacaklar bile..

Yorumu oyla      54      49  
Erol Gökmen 26 Mayıs 2008 Pazartesi 

Yapmayın Allah Aşkına . Bunlarmı Edebali'nin fikirlerini savunacaklar.Bunlar Bize günah deyip Din'i kendilerine geldiği şekilde yorumluyorlar.Hani günahlar nerede kaldı.Haram nerede kaldı ?.Sadece içki'nin peşine takılmışlar gidiyorlar.İnsanlarımız sefilleri oynarken onların bal,kaymak yemeleri GÜNAH değilmi?Onların dağıttıkları torbalarda 70 Milyon'unda hakkı var.Kime sorup dağıtıyorlar ?.Baba larının malını öyle dağıtırlarmı ?.Harcırah miktarlarına-İlaç sarflarına bir bakın.

Yorumu oyla      53      49  
Kemal 25 Mayıs 2008 Pazar 

Bugünlerde ne kadar çok devlete, Atatürk Devrimlerine saldırı var. Moda gibi. Anlıyoruz, bu konuda parmak basanlar var ama bu parmak fazla ileri gidiyor. Tv kanallarının çoğu Atatürk'e, laikliğe, bağımsızlığa, hukuka "demokrasi havarisi" postunda küfürlere varan aşağılatıcı sözler söylüyorlar, yayınlıyorlar. Bu kişiler ya çok aptallar (çünkü bu ülke batarsa kendileri de batar) ya çok paralar verilerek satın alınmışler (ülke batarsa başka bir ülkeye kaçacak paraları var nasılsa). Yetti gari...

Yorumu oyla      53      50  
Nadir İçöz 25 Mayıs 2008 Pazar 

İşte Talat Atilla!!!

Yorumu oyla      53      49  
Fatih 24 Mayıs 2008 Cumartesi 

“Yargıtay Anayasa Mahkemesi'ni etki altına almaya çalıştı” diyor hükümet medyası ve embedded liberaller. Oysa aylardır AB sözcüleri, yabancı hükümet adamları veya kendi köşe yazarlarıyla Anayasa Mahkemesi’ni etki almaya çalışanlar kendileri değilmiş gibi. Anayasa Mahkemesi’ni onların görüşlerine göre etkilemeye çalışmak serbest, tersi “Hukuksuz ve antidemokratik” Oysa Yargıtay’ın böyle bir şey yaptığı falan da yok. Yargıtay, yargı üzerindeki baskılardan yargıya gösterilmeyen saygıdan şikayet ediyor. Anayasa Mahkemesi dahil tüm yargı üzerindeki baskının sona ermesini istiyor, suç oluyor. Anayasa Mahkemesi’ne baskı yapılmamasını istemek Anayasa Mehkemesi’ne baskı oluyor. “Benim Anayasa Mahkemesi'ne baskı yapmamı engelleyerek Anayasa Mahkemesi’ni etkiliyorsun” diyorlar açıkça. Madem yargıyı bu kadar önemsiyorsunuz, yedi düvel Türk yargısına hakaret ederken neredeydiniz! Türk yargısı faşist, çağdışı, taraflı, siyasileşmiş diyenlerin karşısına niye çıkmadınız. Niye o zaman yargıyı savunmadınız. Siz savunmayınca yargı kendi kendini savunmak zorunda kalınca niye kızıyorsunuz. Yargı tarafsız olmalı diyorsunuz. Yargı tarafsız olamaz. Yargı taraf olmak için kurulmuştur. Yargı Anayasa’dan, yasalardan yana taraftır. Yoksa aslında sizi rahatsız eden bu mu! Yargının Anayasa’dan taraf olması mı!

Yorumu oyla      53      49  
süleyman karaca 24 Mayıs 2008 Cumartesi 

Cennetmekan Şeyh Edebali ve Osman Bey, Anadolu Birliği’nin fikri projelerini oluştururken, karşılarında Tek Parti iktidarının doğmaları, önce idam sonra karar veren İstiklal Mahkemeleri hakimlerinin dedelerinden şerbetli torunları, “bebek, köpek” davası saçmalıklarıyla idam edilen hükümet başkanı ve bakanları, kimi ahır kimi depo kimi kaşane yapılmak üzere partili yandaşlara peşkeş çekilmiş “Allah’ın evi” payesine mahzar cami hikayelerinin canlı şahitleri, inancından dolayı devletinin en üst güvenlik kurulu olan Milli Güvenlik Kurulu kararı ile ülkesinin inançlı vatandaşları “iç düşman” ilan edilmemişti. Çıkarı uğruna, devletini de milletini de haysiyetini de pazarlayan ihanet içinde aydını bürokratı işadamı gazetecisi yoktu. Hiçbir abartıya yer vermeksizin daha bu listeye eklenecek onlarca madde sıralayabilirim.. geçelim. Ak Parti veya toplumu yönetmeye talip olan hangi siyasi güç olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti’ni selamete çıkarmak istiyorsa, hem sırtındaki kamburlardan, hem oligarkların doymak bilmez hırslarından, hem loş dehlizlerde devlet mekanizmasına yön veren odakların başındaki siyaset baronlarından, irin yuvası çıkar odaklarının çıbanlarında biriken cerahatten kurtulmak zorundadır. Bunlar ve emsali durumların toplum üzerindeki “kirli güç” oyunları son bulmadığı sürece, Türkiyede ne “değişim” ne de “dönüşüm” çabalarına ivme kazandıramaz. Şeyh Edebali’nin önerilerine karşı çıkmak –haşa- haddim değil ama, bunları günümüz yapısına uyarlarsanız buna Anadolu’da “YATIK EMİNE POLİTİKASI” derler, gelen de üstünüzden geçer, giden de…

Yorumu oyla      53      49