E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Yalçın Toker

Dünya Türk birliği konusunda Atatürk ve bugünküler
2 Ocak 2017 Pazartesi

Türk Milletine, hayırlı bir yeni yıl dileyerek yazıma başlayayım.. Geçen haftaki yazımda, Devletimizin temel ilkesinin Atatürkçülük ve Milliyetçilik olduğu konusunu işlemiştim. Ve son satırlarımda da Atatürk’ün milliyetçilik anlayışının hududunu da bugün ele alacağımı ifade etmiştim.
Bu konuyu anlattığım Milliyetçiliğin Yasal Kaynakları(*) isimli kitabımın 374. Sayfasından şunları ifade etmişim:
Atatürk, Türklük duygusunun ve tarihi gerçeklerin bir sonucu olarak, Milliyetçilik konusunda siyasi hudutlara yani coğrafi faktörlere bağlı kalmamıştır. Bu husus zaten, millet anlayışımızın da doğal bir sonucudur.
Bu sözlerimle şunu demek istiyordum; Atatürk, Turancılık olarak adlandırılabilecek bir milliyetçilik anlayışının temsilcisi olmuştu. Bu gerçeği Atatürk döneminde okullarda okutulan kitaplardan satırlarla da belgeleyebiliriz.
Mesela o dönemde Liselerde okutulan Tarih kitaplarında “milliyet” mefhumu, “ırk, dil, kültür ve tarih birliği esasına müstenit bir Turancılık” diye açıklanırdı. Türk Tarih Kurumu’nca hazırlanın 1932 yılının Lise Tarih Kitabında Türklüğün hududu şöyle gösterilirdi:
“Baykal gölü havalisinden başlayarak, Altaylar ve Orta Asya’dan itibaren, Hazar Denizi ve Karadeniz havzaları ile Ege denizi ve Tuna boylarına kadar olan geniş sahalar, binlerce senelerden beri alelumum beyaz olan Türklerle meskundur.”  
Kitabımın devam eden satırlarında da, Atatürk’ün milliyet anlayışının hududu konusuna, İsmet Bozdağ’ın “Atatürk’ün Sofrası” kitabından bir alıntıyla anlatmıştım. İşte o satırlar:
Atatürk, salonu dolduranların alkışları arasında yerinden kalktı. Doktor Zeki’yi yanına alarak Umum Müdürün odasına geçti. Oturdular. Atatürk’ün başının üstünde bir Türkiye haritası vardı. Karşısında oturan Doktor Zeki’ye;
-Benim başımın üzerindeki haritayı görüyor musun? Diye sordu.
-Evet Paşam.
-O haritada Türkiye’nin üstüne abanmış bir blok var, onu da görüyor musun?
-Evet görüyorum Paşa Hazretleri.
- Hah işte o ağırlık benim omuzlarımın üstündedir. Omuzlarımın üstünde olduğu için ben konuşmam.. Düşün bir kere, Osmanlı İmparatorluğu ne oldu? Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ne oldu? Dünyayı ürküten Almanya’dan bugün ne kaldı? Demek ki hiçbir şey sürgit değildir. Bugün ölümsüz gibi görünen nice güçlerden, ileride belki pek az şey kalacaktır. Devletler, milletler bu idrakin içinde olmalıdır.. Bugün Sovyetler Birliği dostumuzdur, komşumuzdur, müttefikimizdir. Fakat yarın ne olacağını kimse kestiremez.. İleride o da parçalanabilir.. Bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler avuçlarından kaçabilir. Onun idaresi altında, dil bir, inanç bir, öz bir kardeşlerimiz vardır. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız..
Hazır olmak o günü susup beklemek değildir. 
Milletler manevi köprüleri sağlam tutarak hazırlanır. 
…Dil bir köprüdür, inanç bir köprüdür, tarih bir köprüdür. Dil bir, inanç bir, öz bir kardeşlerimize sahip çıkmaya hazır olmalıyız.. Onların bize yakınlaşmasını beklememeliyiz. Biz onlara yaklaşacağız..”
Büyük Atamızın o genç doktora anlattığı ülkeler nerelerdi, “onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız” derken kasdettiği kimlerdi?..
Bu soruların cevabını vermek için bir başka kitabımdan da sayfalar açayım. Büyük Uyanış(*) isimli kitabımdan satırlar:
 
TÜRKLÜĞÜN GÜNEŞİ TÜRKİYE
“70 yıllık Rus baskısından kurtulan Asya’da kalmış Türk kardeşlerimizin güneşi Türkiye’dir.  1991 yılında Rus baskısından kurtulan kardeşlerimiz, boyunlarına takılan boyunduruktan kurtulunca  derhal Türkiye’deki kardeşlerine doğru koştular..
Oğuz Kağan’ın dediği gibi, Türk titremiş ve kendine dönmüştü!..
 
Kazakistan Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev Eylül 1991’de Türkiye’ye geldi.. Onu  Türkmenistan Cumhurbaşkanı Saparmurat NiyazovÖzbekistan Cumhurbaşkanı İslam Kerimov, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Askar Akayev izlediler.. Kardeşlerimizin bu resmi ziyaretlerinde protokol kuralları bir kenara bırakılmış, Türk töre ve geleneklerinin samimiyeti uygulanmıştı. O günkü Cumhurbaşkanı Turgut Özal’la gelip kucaklaşmışlardı.
Kırgız Türkü kardeşlerimiz adına konuşan Askar Akayev’in ilk sözleri; “Çoban yıldızımız Türkiye!” olmuştu.. Onların bu sözleri Asya’daki bütün kardeşlerimizin duygularını dile getirmekteydi..
Kimlerin duygularını mı? Özbek, Kazak, Tatar, Azeri, Türkmen, Kırgız Çuvaş, Başkırt, Yakut, Karakalpak, Uygur, Kumuk, Gagavuz, Tuva, Karaçay, Ahıska, Hakas, Balkar, Altay, Nogay, Şor, Karaim, Kırım Tatarı, Çeçen.. Türk kardeşlerimizin duygu ve ideallerini..
Ünlü milli şairimiz Ziya Gökalp şöyle der:
Vatan ne Türkiye’dir Türklere ne Türkistan,
Ulu ve müebbet bir ülkedir Turan!
 
Ben Ziya Gökalp’in 15 kitabını günümüz Türkçesi ile sadeleştirip yayınladım. Hepsinin arka kapağında büyük şairimizi Atatürk’ün şu sözleri ile takdim etmiştim:
“Etimin ve kemiğimin babası Ali Rıza Efendi ise, fikirlerimin babası Ziya Gökalp’tir.”   
Demek ki Atamız’a, Dünya Türk Birliği idealini aşılayan, yukarıda genç doktara o sözleri söylettiren ruh ve idealde Ziya Gökalp’in etkisi büyüktür.
Bizlerdeki bu Dünya Türk Birliği ideali bütün kardeşlerimizde de yaşamaktadır.
 
Büyük Kazak Türkü şairimiz olan Mağcan Cumabay, Orta Asya’dan göç ederek Anadolu’ya gelen bizlere bir şiirinde şu mısralarla seslenmişti:
Altay’ın altın günü nazlanarak gelende
Sen pars gibi bir er olarak
Akdeniz, Karadeniz ötelerine,
Kardeşim gittin beni bırakarak
 
Ben kaldım yavru balaban kanat uçamam
Uçsam diye davransam bir türlü uçamam
Yön bulduran, yol gösteren can kalmadı
Yavuz düşman kalay mı şimdi beni vurmadan
…..
Kardeşim sen o yanda, ben bu yanda
Kaygıdan kan yutuyoruz, bizim adımıza
Layık mı kul olup durmak, gel gidelim,
Altay’a ata mirası altın tahta!
Bu mısraların yazarı yılmaz Türk Birliği savaşçısı Mağcan maalesef 1938 yılında Stalin’in emriyle kurşuna dizilmişti.
 
Bir başka kahraman şairimiz.. 1938’de Türk Birliği taraftarlığı suçlaması ile Ruslar tarafından idam edilen Özbek şairimiz Çolpan, Atatürk Milli Mücadeleyi başlattığında şöyle seslenmişti:
 
Anadolu kışlağının muzaffer Ordularına:
Ey İnönü, ey Sakarya, ey İstiklal erleri!
Misak-ı Milliye kadar durmadan ileri!
 
(PARANTEZ: Ben bu yazımı, araya yılbaşı gireceği ve cumartesi pazarı çocuklarım, torunlarımla birlikte geçirmeyi arzuladığım için Cuma’dan yazayım demiştim.. Ve başlamıştım ama.. İşte yine elektrikler kesildi.. Bu üçüncü kesiliş..  Her seferinde saatlerce zaman kaybettim. Kesintiler gündüzden başladı, gece de devam etti, karanlıkta kaldım.. Dur-başka temposuyla yazımı tamamlamaya çalışıyorum
Elektrik geldikçe, ara ara televizyona da bakıyorum. Bir televizyonda Tayyip Bey konuşuyor, salondakiler alkışlıyor: “Ülkemiz kalkınmış ülkeler sınıfına alınmış..” türünden laflar ediyor..)
Yaa gördünüz mü, kalkınmışız da haberimiz yokmuş.. Hak ve hürriyetler, özgürlükler, hayat güvencesi, ekonomik güç konularında sürüncemede değilmişiz de Avrupa ülkeleri düzeyindeymişiz.. Her şeyi bir yana bırakıp soralım: Şu çektiğimiz elektrik kabusunun örneği, her gün İstanbul’daki patlamalar, can kayıpları, kalkınmışları bir yana bırakın, geri kalmış ülkelerde bile var mıdır acaba?
Hal böyle iken.. İslami devlet kurma felsefesine sarılmış ve Meclis Başkanı tarafından da bu yönde bir Anayasa hazırlığı başlatıldığı ilan edilmiş olan günümüzde, Dünya Türk Birliğinin kurulması yönünde bir çaba bekleyebilir miyiz? Bizler de dinimize bağlı ve saygılıyız ama Devletimizin olmazsa olmazı din olmamalıdır.
Özbek, Kazak, Azeri Türkleri Müslümandır.. Kırgız Türklerinin ise, çoğunluğu Müslüman,  nüfusun yüzde 25’i hristiyandır.  Türkmenistan’da yüzde 85 müslüman kalanı ortodoks v.s. Müslümanlar içinde pek çok mezhep farklıları var, aleviler var. Üstelik hepsinde hala şaman aşiretler de bulunmakta.. Bu durumda Altay, Yakut, Gagauz kardeşlerimize falan üğlkemizi yönetenler nasıl yaklaşırlar hiç düşündünüz mü? Bir çoğunun adını bile hiç duymamışlardır. Araştırınca da Gagauz Türk’leri, Müslüman değil onlar, Hristiyan, budisti de var içinde, şamanı da.. Çuvaş Türkleri mi Ortodoks onlar, bize yaramaz.. Karai’ler musevi, Tuvalar budist.. Bunlardan bize ne?.. Diyeceklerdir.. Sonuçta Dünya Türk Birliğine inanmış Atatürkçü bu insanlar yalnız bırakılacak, onların ideallerine destek değil köstek olacaklardır.
 
(*) Milliyetçiliğin Yasal Kaynakları, 816 sa. 2. Baskı/Yalçın Toker, Toker Yayınları- www.toker yayinlari.com- Tel: 0535 3199349 ve  [email protected]
(**) Büyük Uyanış/Yalçın Toker, Toker Yayınları- www.toker yayinlari.com- Tel: 0535 3199349 ve  [email protected]

E-posta   Facebook   Twitter     Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
Bu yazı 24408 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
DEVLETİMİZİN TEMEL İLKESİ ATATÜRK VE MİLLİYETÇİLİKTİR
12/26/2016
Suriye Olayları ve Dadaloğlu
12/19/2016
YAZIK ETTİLER GÜZELİM ÜLKEYE!
12/12/2016
BEN, MERAL AKŞENER’İ KÖROĞLU’NA BENZETİRİM
12/5/2016
Son Acılar: İsmet Tongo ve Kayınvalidemi Kaybettim
11/28/2016
Yavuz Selim Köprüsü ve Şiri Pençe
11/21/2016
Adaları Kaybedişimiz ve CHP’nin Sorumluluğu
11/14/2016
Eşi “Etol” Almış, Faturayı “Otel” Diye Okumuşlar ve..
11/7/2016
Deli Dumrul’dan Bugüne Köprüler ve Geçiş Ücretleri
10/31/2016
EGE ADALARIMIZ GİBİ KIBRIS’I DA MI YUNAN’A VERECEKSİNİZ?
10/24/2016
BAŞKANLIK SİSTEMİ HİKAYELERİ
10/17/2016
Gıcık Olduğum İşler
10/10/2016
SPOR YAZARLARI... ESKİ DOSTLAR...
10/3/2016
Atatürk'ün Başına Şişe Atan Doktor
9/26/2016
Hukuksuzluktan Söz Edince, Ali Fuat Hocamı Hatırladım
9/19/2016
Hukukçunun Hukuka Saygısı...
9/2/2016
Atatürk'ün Eserleri Yok Ediliyor
8/24/2016
Atatürk Cepheye Giderken
8/15/2016
Her Gün Her Dakika Atatürk! Demeliyiz
8/8/2016
Devlet Adamlarımızla İlgili Hatırlatmalar...
8/1/2016
MHP'lilere Önerilerim
7/25/2016
İki Acı Kaybım: 1. RASİM Ağabeyim, 2. Aziz Dostum TURGAY ŞEREN..
7/11/2016
Halit Ziya Uşaklıgil'den Bugüne de Geçerli Satırlar...
6/27/2016
Kemalettin Kamu Olduk Hepimiz; ''Gurbette Değiliz, Gurbet İçimizde...''
6/20/2016
Almanlara Göre Biz En Alttakileriz
6/6/2016
Atatürk, Devrimler, Laiklik ve Bugünlükler...
5/30/2016
Din ve Hukukun, Siyasi Çıkar İçin İstismarı Devam Edecek mi?
5/23/2016
Dertlerimizi İçimize Ata Ata İleri...
5/17/2016
Laikliğe Son Verip, İslami Anayasa Getirmeye Çalışanlara Sorularım Var...
5/9/2016
Üstad Necip Fazıl Bugün Sağ Olsaydı, Mutlaka İsmail Kahraman'ı Azarlardı...
5/2/2016
Devleti Yönetenlerin Yanlışları Üzerine...
4/18/2016
Büyüklerle Anılarımda-1 Adnan Menderes
4/11/2016
Başbuğ Türkeş'i Rahmetle Anarken
4/4/2016
Bizde ve Başka Ülkelerde Devlet Adamlığı Anlayışı...
3/28/2016
İçki Konusu...Atatürk,Baburşah ve Nevai
3/14/2016
Atatürk Döneminde ve Günümüzde Türk Kadını...
3/7/2016
Atatürk Dönemi yazarları... Yahya Kemal Beyatlı ve bugünler
2/29/2016
95 Yıl Öncesi ve Bugünkü Türk Basınının Özgürlüğü
2/22/2016
Atatürk Beşiktaşlı!
2/15/2016
ORTA DOĞU GAZETESİ ile RAHMİ TURAN Arasındaki ihtilaf üzerine ilk Söyleyeceklerim..
2/5/2016
Erdoğan'ın Başkanlık Hayalleri ve Türkeş'in Gönül Seferberliği!
2/1/2016
Ruslar Bizden Özür Dilemişti!
1/26/2016
Yavru Vatan Kıbrıs ve Rauf Denktaş!
1/18/2016
Hendek Kazanlar Acaba Közüm Han Destanımızı mı Uyguluyor?
1/11/2016
Ruslar, Tarih Sahnesine, Türk Egemenliği Altında Çıkmışlardı...
1/4/2016
Devletler Arası İlişkiler ve Türkiye-Rusya Konusu...
12/28/2015
65 Yaştan Büyüklere Noter ve Doktor Eziyetleri Konusunu Noktalarken...
12/23/2015
65 Yaşından Büyüklere Çektirilen Eziyetler
12/16/2015
NECATİ BİLGİÇ’i de Kaybedince...
12/9/2015
Hayalle Hakikatin Karıştığı Bir İstanbul Hikayesi
12/2/2015
MHP'deki Hüsran ve Bekleyiş devam Ediyor!
11/25/2015
Devlet Bey Ülkücüleri ve Milliyetçileri Hala Üzüyor!
11/16/2015
Sportif Konular... Kaf Sin Kaf... Baba Oğul Demirörenler v.b
11/9/2015
Devlet Bey Daha İstifa Etmedi mi?
11/3/2015
Genel Seçimler ve Tayyip Bey'in Başkanlık Özlemi!
10/22/2015
Sabiha Gökçen ve Dersim İsyanları
10/13/2015
Üç Türk Büyüğü: Atatürk, Ziya Gökalp ve Nasrettin Hoca
10/5/2015
Atatürk'ün Adalete Saygısı ve Bugünkü Saygısızlıklar!
9/28/2015
Arşiv Belgelerinde Ermeni Vahşetleri...
9/21/2015
Ermeni tehciri Kararnamesi ve İttihatçıların Yargılanmaları
9/14/2015
Tuğrul Türkeş ve MHP'deki Yıllarımdan Anılar
9/7/2015
Osmanlı'nın 'Teba-i Sadıka'sı, Ermenilerin İsyan ve Hainlikleri!
8/31/2015
Rumların Kıbrıs Planları, İngiliz’in Kalleşlikleri ve Türk-İslam Dünyasının Umursamazlığı..
8/24/2015
Yunanlıların Pontus Hayalleri...
8/17/2015
Çinlilerin Acımasızlıklarına Tarihten Bazı Örnekler...
8/10/2015
İki Ahmet Davutoğlu!
8/3/2015
IŞİD ve PKK Terör Örgütleri Türkiyemizi Kana Buladılar
7/27/2015
Irak ve Suriye'deki Türkmen Kardeşlerimizin Dramı
7/20/2015
Bu Çinliler Ne Yapmak İstiyor?
7/13/2015
Milliyetçi Harekete Yakışmayan Gelişmeler!
7/6/2015
Ellerinde Kuran'la Kürsüye Çıkanlar!
6/29/2015
Fikret Orman'ın İbrahim'e Sözlerini Beşiktaş Başkanına Yakıştıramadım!
6/26/2015
Merhaba Turktimeseverler
6/22/2015
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.

Bu haber henüz yorumlanmamış...

SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
hamza hamzaoğlu
Gurbangulı Berdimuhamedov
Southampton
A Milli Takım
mehmet özkan
İslam
Gürcistan
siyanürlü mektup
anayasa mahkemesi