E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Akşener'den çağrı: Ampulü söndürme zamanı! 

Son dakika: İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Akşener, "Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yok. Tek yapmamız gereken artık lüzumsuz hale gelen ampulü söndürüp İYİ Parti'nin güneşinin tadını çıkarmak." dedi.

15.06.2022 - 10:58
Akşener den çağrı: Ampulü söndürme zamanı!

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Akşener'in konuşmasından satır başları şöyle:

Geçtiğimiz hafta ülkemizin çeşitli bölgelerin sel felaketleri meydana geldi. Zarar gören vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyorum. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza rahmet, ailelerine sabırlar diliyorum. Dengesini bozduğumuz doğamızın bize bir mesajı var. 2 gün sonra 17 Haziran günü Dünya Çölleşme ve Kuraklıklaşma ile Mücadele Günü. Ülkemizin içinde bulunduğu Akdeniz havzası insan eliyle meydana gelen iklim değişikliği ile gittikçe daha da kuru bir bölge haline geliyor. Isınma nedeniyle su kaynaklarımızdaki kayıpların derin bir su krizine yol açması riskiyle de karşı karşıyayız.

İKLİM KRİZİ MESELESİ İKTİDAR-MUHALEFET MESELESİ DEĞİL
Artan maliyetler nedeniyle toprağını boş bırakmak zorunda kalan çiftçilerimiz için çok daha hayati. Biz İYİ Parti olarak ülkemizin yeni bir krizi kaldıramayacağının farkındayız. İktidar mensuplarına açık bir çağrıda bulunmak istiyorum. İklim krizi meselesi iktidar-muhalefet meselesi değil, Türkiye'nin geleceğini kurtarma meselesidir. Biz ülkemiz için hayati öneme sahip iklim kriziyle ilgili atacağınız her türlü olumlu adımın yanında olacağız. O adımı atmak sizin sorumluluğunuzda.

ERDOĞAN, KÜRSÜ ŞOVU PEŞİNDE HALA 3 MAYMUNU OYNUYOR
Ben defalarca bu kürsüden Erdoğan'ın vicdanına seslendim. Gel iktidar ve muhalefet el ele verelim bu ülkenin lügatından kadın, çocuk ölümlerini silelim dedim. Bu konuda tek bir somut adım atmadı, atmıyor. Çünkü kürsü şovları peşinde koşup hala 3 maymunu oynuyor.

Herkes sussa da biz İYİ Parti olarak susmayacağız. Evlatlarımızın göz göre göre hayattan kopuşuna seyirci olmayacağız. Milletimizin herbir ferdi için yaşanabilir Türkiye'yi mümkün kılacağız.

MİLLETİMİZE ŞÜKRETMEYİ ÖĞÜTLÜYORLAR, NEREDEN NEREYE?
Ülkemizin ekonomisi adım adım ödemeler dengesi krizine doğru gidiyor. Açıklanan makro ekonomik verilerden daha korkunç bir şey daha var. Liyakattan nasibini almamışların hala yönetimde olması. Her gün saçma sapan açıklamalar dinliyor, akıl dışı kararlarla karşı karşıya kalıyoruz. AK Partili bir vekil "Devlet memurlarının da bütçeye yükü var" dedi. Nobellik bir söz. Diğer AK Partili vekil ise altta kalmamak için "Akaryakıt pahalı ama sebebi biz değiliz Dua edin bol akaryakıt çıksın" dedi. Şaşırdık mı, maalesef şaşırmadık. Başını "Enflasyon yok, hayat pahalılığı var" gibi sözlerle Bay Kriz'in çektiği bir siyasi kadronun milletvekillerinin de böyle konuşmaları şaşırtıcı değil. AK Parti 20 yıl önce yolsuzluklarla, haksızlıklarla mücadele etmek için yola çıkmıştı. Bizzat sebep oldukları ekonomik sıkıntılara çözüm olarak da milletimize şükretmeyi öğütlüyorlar. Nereden nereye?

YES YANİ YANDAŞ ENDEKSLİ SENET ÇIKARIRSA ŞAŞIRMAYIN
Nebati’nin ışıltılı zihninin son mucizesi Gelire Endeksli Senet (GES) oldu ama ortada gelir yok. Nebati bakan bu kafayla GES'ten sonra milleti tamamen denklemden çıkarıp yandaş ekosistemin tamamı paylaşabilsin diye YES yani Yandaş Endeksli Senet çıkarırsa şaşırmayın. Gelire Endeksli Senet'ten önceki KKM'nin ülkemize maliyeti 220 milyar lirayı bulacak. Bu para bir çivi bile çakmadan Hazine'nin kasasından çıkacak. Bu para ile milletimize ve memleketimize çok daha faydalı işler yapılabilirdi. 220 milyar lirayla okullarda, sokaklarda, her yerde şahit olduğumuz çocuk yoksulluğu ve yoksulluk bitirilebilirdi. Mesela devlet okullarında 11 milyon öğrencimize ücretsiz kahvaltı ve öğle yemeği verilebilirdi. Yıllardır Hazine'de para yok diye görmezden gelinen kazanılmış hakları için mücadele veren EYT'li arkadaşlarımızın hakları verilebilirdi. Tüm bunlar esasında bir öncelik meselesi. Ne var ki AK Parti iktidarının hiçbir programında öncelik milletimiz olmuyor. İktidarın altına imza attığı tüm yanlışlara rağmen ülkemizi içinde bulunduğu bu çukurdan çıkarmaya geliyoruz.

İNSANLAR HAPSEDİLDİKLERİ YOKSULLUKTAN DERTLİ
Memleketimizi kasıp kavuran derin yoksulluğun izleri her yerde hissediliyor. Evine ekmek bile götürmekte zorlandığı için ailesine mahcup hisseden babaların, önüne engeller çıkartılan gençlerin, ay sonunu getiremeyen emeklilerin feryadı her yerden duyuluyor. Geçen hafta Sakarya'daydık. İnsanlarımız içine hapsedildikleri yoksulluktan dertliydi.

"DEV YATIRIM" DEDİKLERİ FABRİKA YERİNDEN SÖKÜLÜYOR
Bay Kriz'in peşkeş çekilen stratejik kurumumuzla ilgili ne nutuklar atıldı. Önce satmadık, kiraladık. Bunların hepsi aynı şahıs söyledi. Son olarak da peşkeş çekilmesini örtbas etmek için başka yalan uyduruldu. Dendi ki 'Karasu'da farklı bir fabrika kuruyoruz, istihdamı artırıyoruz.' Yandaş medya da günlerce yayın yaptı. Fabrikaya gittik. Yatırım matırım yok. Fabrika sökülüyor. Yanlış duymadınız. 'dev yatırım' dedikleri fabrika yerinden sökülüyor. İşte size Bay Kriz'in mangalda kül bırakmadığı yerli ve milli yatırım anlayışı.

SAYIN ERDOĞAN, O EVLER DİPSİZ BİRER DERT KUYUSU OLMUŞ DURUMDA
Geçtiğimiz hafta da Üsküdar’daydım. Orada gördüğüm, dinlediğim ve şahit olduğum acı hikâyeleri, Başta saraydaki rahat koltuklarında oturup, üst perdeden konuşanlar olmak üzere, sizlerle ve tüm Türkiye ile paylaşmak istiyorum. Mesela; Bodrum katta, pencereden dışarının görünmediği, eşi inşaatta yövmiyeli işçi olarak çalışan, 3 çocuk sahibi bir kardeşim diyor ki; “Hep makarna yiyoruz, bıktık artık. Şu anda evde hiçbir şey yok, pazara gideceğim. Biz pazara, genelde akşam 6-7 gibi gidiyoruz. Kıvırcığın yapraklarını topluyoruz. Onu bile, parayla satıyorlar. Muz, normalde 15 lira ise, 7 liraya siyah olanları alıyorum. Evde çocuklara yemek bölüyorum, kendime koyamıyorum. Bizim sigortamız da yok. Sağlık ocaklarındaki randevu sistemi kaldırılmalı. Gece oğlum ateşlendi. Sağlık ocağına gittim. Doktorlar, ‘bakamayız çocuğunuza’ dediler. Çocuğum ateş içinde yanarken, doktor niye muayene etmiyor? ‘Sayın Erdoğan, o evler dipsiz birer dert kuyusu olmuş durumda. Sen onlara ‘şükürsüz’ desen de uzun uzun bakıp o dertleri görmesen de Niçe’nin söylediği gibi, o dert kuyusu artık seni çok net görüyor. Ve sabırla, hesabı göreceği sandığı bekliyor. Benden söylemesi…

SEÇİM GÜNÜ GELDİĞİNDE O MAHALLELERİ HATIRLAYACAKSIN
Kendini sarayına kapattın, nereden geldiğini unuttun. Zamanında seni o koltuğa, o dipsiz kuyuya attığın insanlarımızın oturttuğunu unuttun. Yandaşlarını ihya ettin, o evlere verdiğin sözleri, ahde vefayı unuttun. Ama hatırlayacaksın. Seçim günü geldiğinde, o mahalleleri hatırlayacaksın. Oylar sayılırken, o evleri hatırlayacaksın. Sandıkta tokadı yediğinde, o aileleri hatırlayacaksın. Ve İYİ Parti yetkiyi aldığında, o kadınları, o çocukları, yeniden hatırlayacaksın. Yoksulluğu yaratıp yoksulluğu yönetmişsin ama o dipsiz kuyudakiler diyor ki 'yeter artık.' O dipsiz kuyudaki her bir kadın, genç, yaşlı birer Nayman Ana. Nayman Analar seni gönderiyor Erdoğan.

DIŞ POLİTİKA AK PARTİ İÇİN İÇ SİYASETE MALZEME ÜRETMEKTEN İBARET
Dış politikada da derin bir krize sürükleniyoruz. Bay Kriz hangi konuda bilmişlik taslasa kriz çıkıyor. Haklı olduğumuz konularda da haksız konuma düşüyoruz. Bağımsızlığı, gerçekçiliği, barışçılığı esas alan Atatürk'ümüzün dış politika vizyonundan iktidarın her fırsatta nefret kustuğu İsmet İnönü'nün ortaya koyduğu net tavrımızdan bugünlere nasıl geldik biliyor musunuz? Cumhuriyetimizi bir kişinin şahsına indirgeyenler yüzünden geldik. Halbuki dış politika, bir ülkenin ön savunma hattıdır. Ancak ne yazık ki AK Parti iktidarı iç siyasete malzeme üretmek, ülke gündemini değiştirmek ve oy toplamaktan ibaret.

GERİ ADIM ATAN TAVIRLAR TÜRKİYE'NİN BAŞINI ÖNE EĞİYOR
Mesela Mısır ile aramız Erdoğan'ın Mursi'nin intikamını almak istemesiyle bozuldu. Mavi vatan savunmasında kendisini tek bir tarafı seçti ve diğer ülkelerle karşı karşıya geldik. Sayın Erdoğan bir tarafı seçmekle kalmıyor, seçtikten sonra çıkıp bağırmaya başlıyor. 'Ey' diyor. '15 Temmuz'u bunlar yaptırdı' diyor. Her defasında büyük gürültüler çıkartıp ondan sonra tüm bağırdıklarıyla ya kanka ya dost oluyor. Bu tek taraflı çok bağıran sonra da geri adım atan tavırlar Türkiye'nin de başını öne eğiyor. Nitekim bugün Yunanistan ile yaşanan sorunda aynısının olmasından endişe ediyoruz. Sonuna kadar haklıyız ama Erdoğan yüzünden haksız duruma düşmekten kaygılıyız.

DÜZENSİZ GÖÇ SORUNUNUN SUÇLUSU BİZZAT RECEP TAYYİP ERDOĞAN'DIR

Erdoğan'ın devlet ciddiyetinden uzak davranışları birçok sorunu beraberinde getiriyor. Sığınmacı sorunu da bu sorunların başında geliyor. Daha sığınmacıların sayısı konusunda bile ortak karara varılamıyor. Dünya üzerinde görülmemiş plansızlık ve programsızlıktaki göç politikasının daha doğrusu politikasızlığının sonuçlarını yaşıyoruz. Devletin yıllardır sürdürdüğü bir göç politikası vardı. Ama bunlar diğer tüm alanlarda olduğu gibi kurumsal göç anlayışımızı yok saydılar. AB'nin geri kabul anlaşmasını imzalayarak milletimizin çıkarları ile kendi çıkarları arasında bir tercihte bulundular yani parayı seçtiler. Bugün öncelikli olarak mevcut sorunların bir bilinçsizlik olmadığını, maruz kaldığımız sorunların iktidar tarafından kasıtlı bir politikasızlık olduğunu bilmemiz gerekiyor. Düzensiz göç sorununun suçlusu bizzat Recep Tayyip Erdoğan'dır. Esas mesele sığınmacıların kendisi değil, para karşılığı hendek ülke olmayı kabul eden iktidarın kendisidir. Dolayısıyla sığınmacıları ülkelerine geri göndermenin yegane yolu da Bay Kriz'i evine göndermektir.

TEK YAPMAMIZ GEREKEN AMPULU SÖNDÜRÜP İYİ PARTİ'NİN GÜNEŞİNİN TADINI ÇIKARMAK
Sorunlarımızdan bir tanesi de devlet krizi. Türkiye potansiyeli olan bir ülke. Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yok. Tek yapmamız gereken artık lüzumsuz hale gelen ampulu söndürüp İYİ Parti'nin güneşinin tadını çıkarmak.

YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.

Bu haber henüz yorumlanmamış...

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Bakan Soylu'dan DBP'li vekile tepki! Talimatı engelledik
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, gündeme dair soruları yanıtladı. Bakan ...
Akşener'den Erdoğan'a THY tepkisi
İYİ Parti lideri Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Bundan sonra ...
Kılıçdaroğlu'ndan tepki : CHP eski CHP değil!
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin ...
 
İmamoğlu'ndan Kaftancıoğlu'na destek
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından siyasi parti üyeliği düşürülen ...
Erdoğan 'Namus borcumuz' diyerek tarihi duyurdu
Türksat 5B Uydusu Hizmete Alma Töreni'nde açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı ...
Bilecik Belediye Başkanı Semih Şahin, CHP'den ihraç edildi
Rüşvet iddiaları nedeniyle geçici olarak görevden alınan Bilecik Belediye ...
 
Canan Kaftancıoğlu hakkında yeni gelişme
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun siyasi parti üyeliği, Yargıtay ...
Tanju Özcan için ihraç istemi
CHP Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın kesin ihraç istemiyle disipline ...
Bahçeli'den Kılıçdaroğlu'na DBP'li vekil tepkisi: Hangi taraftasın?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
ihracat
MERSİN
Kobani
Brezilya
Beycan ÜÇKARDEŞ
poyraz karayel
Ankara
Emre Belözoğlu
saldırı