Olmaması lazım. Ama bizim ülkemizde oluyor.

Fatih Altaylı, Yeni Harman Dergisine verdiği röportajda çok önemli bir ayrıntı açıklıyor ve aynen şöyle diyor:

'' Ben yayın yönetmenliğine atanınca Ergun Babahan istifa etti ve İzmir'e gitti.  Ergun'u aradım, dedim ki, "Ergun gel buraya." "Yok abi" dedi. Ağlıyordu zaten. "Bir; sen Sabah'ın içinde yetişmiş bir adamsın, iki yayın yönetmenliği bir makamdır, idari bir iştir ama gazetecilik bir meslektir. Sen mesleğini yapmaya devam et, benim yanımda ol" dedim. Geldi''

Bir gazeteci hele yönetici konumundaki bir gazeteci görevinden alınınca ağlar mı?

Eğer gazeteci değilse ve tesadüfen elde ettiği koltuktan kaldırılınca başka bir yerde iş bulamayacağını bilirse ağlar. Çünkü acizdir. O koltuğa hak etmeden gelmiştir.

Onun için Türk basınında siyasileri kullanıp makamda kalmaya çalışanlar vardır. Yine Altaylı anlatıyor.

''Ergun tabii gazete içerisinde benim hakkımda sürekli dedikodular yapıyordu.  TMSF süreci başladığında Ergun, TMSF yöneticilerinden yayın yönetmenliğini kendisine verilmesini talep etti. TMSF bunu reddediyor. TMSF Doğan Satmış'ın yayın yönetmeni olmasına karar verdi. Fakat o gece ne oluyorsa oluyor. Ankara'dan birileri devreye giriyor falan... Ve birdenbire Doğan Satmış'ın yerine Ergun Babahan yayın yönetmeni oldu. Ergun'la Salih Memecan yakındır. Salih Memecan da Gül'le yakındır. Zaten Gül'le Ergun'u tanıştıran Salih Memecan'dır. Gül, Amerika'da Salih'in evinde falan kalırdı. Zaten şimdi Salih'in eşi Nursuna AKP'den aday '''

İBRETLİK SÖZLER

Bunlar Türk basının içinde bulunduğu durum için ibretlik sözler…

Tansu Çiller de bir zamanlar Başbakanlık koltuğuna oturmuş 'Vizyon sahibi güzel kadın, Türkiye'nin imajına katkı sağlar'' denilmişti. Ama ilk kadın Başbakan deneyimi hüsranla bitti. Türk kadını da kaybetti.

Aynı basındaki gibi…

Ertuğrul Özkök Hürriyet'in Ankara Temsilciliğine Nur Batur'u getirdi. Batur uyum sağlayamadı, büroda huzursuzluk had safhaya çıktı, görevden alındı. Kadın temsilci dönemi hüsranla sonuçlandı. Sadece vizyon yetmedi. Yöneticilik farklıydı…

Şimdi Sabah Ankara'da da bir hüsran yaşanıyor. Aslı Aydıntaşbaş görevden alınacağını duyunca ağlıyor. Bir ay sonra evleneceğini ve biraz daha kendisinin bu koltukta kalmasının sağlanmasını istiyor. Bazı Başbakan danışmanlarının da devreye girdiği konuşuluyor.

Gazeteciler koltuk için ağlıyor.

Ergun Babahan ağlıyor.

Ergun Babahan'ın Ankara temsilcisi yaptığı Aydıntaşbaş ağlıyor..

Türk basını bileklerinin gücü ile o makamlara gelecekleri arıyor…

Koltukta kalabilmek için ağlayanları değil…