Ak Parti-CHP Koalisyonu Yanlış Olur!
Alper Tan

Cumhurbaşkanından hükümeti kurma görevini alan Başbakan Ahmet Davutoğlu, koalisyon arayışlarına devam ediyor. Ak Parti’nin, CHP, MHP ve HDP ile yaptığı ilk tur görüşmelerin ardından derinlemesine görüşmeler Ak Parti-CHP arasında sürüyor. Bu görüşmeler ve iki partiden yetkili isimlerinin açıklamalarıyla oluşturulan havaya bakılacak olursa, müzakere edilen çoğu başlıkla ilgili iki parti mutabakata yaklaşmış ve Ak Parti-CHP koalisyonu kuruluyor.
Görüşmelerin CHP ile yoğunlaşmasının sebebine gelince.. MHP daha 7 Haziran seçimi akşamı, kartını açtı ve muhalefette kalmak istediklerini ifade etti. HDP’nin bazı yetkilileri ise seçim öncesinde MHP’yle bile koalisyon kurabileceklerini ama Ak Parti ile koalisyonu kabul etmeyeceklerini söylemişlerdi. Ak Parti de zaten HDP ile ortak olma konusunda yanıp tutuşan bir duygu içinde olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Seçim akşamından bu yana koalisyon ortağı olma konusunda en istekli ve en ısrarlı parti CHP.. Öyle olduğu için ortaklık görüşmeleri CHP ile derinleşiyor.
Ak Parti-CHP ortaklığı rasyonel olur mu?
Uluslararası ekonomi ve siyaset çevreleri, onların Türkiye içindeki uzantıları TÜSİAD, Koç ve Doğan grupları gibi çevreler ile Ak Parti içinde bir kesim Ak Parti-CHP koalisyonunun iyi olacağını savunuyorlar. Bu tezlere bakılırsa seçmenin %66’sını temsil eden büyük koalisyon kurulacak. CHP hükümette olduğu için siyasi ve toplumsal tansiyon düşecek, rejimin tehlikede olduğu korkusunu yaşayan toplum kesimleri korkudan kurtulacak vs.
İlk bakışta kulağa gayet hoş gelen şeyler.. Peki gerçekten böyle mi?
CHP, kendini Cumhuriyet’in kurucusu olarak görüyor. Öyledir de.. Ak Parti’nin kuruluş felsefesi ise özünde, CHP tarafından temsil edilen “yasakçı” baskıcı” “asimilasyoncu” “tek tipçi” “İslam karşıtı” “laikçi” devlet anlayışına son vermek üzerine oturuyor. Ak Parti geride kalan 13 yıldan bu yana CHP zihniyetiyle mücadele ettiği için millet onu defalarca tek başına iktidara getirdi. Son seçimde de yine % 41 oy vererek kilit parti konumuna çıkardı. Şu anda siyasetin geldiği nokta net. Ak Parti’nin içinde olmayacağı bir koalisyon formülü kalmadı.
CHP’ye gelince.. Cumhuriyet’in kurucusu ve Mustafa Kemal’in partisi geçmişte yaptıklarıyla ilgili bir tevbe-istiğfar içinde değil. CHP iktidarlarının geçmişte yaptıkları konusunda bir özeleştiri yapmadı. Aksine hala geçmişte yapılan Dersim katliamları dahil her şeyi sahipleniyor ve savunuyorlar. Ak Parti’nin ise “Biz CHP’nin yanlış bir zihniyette olduğunu zannediyorduk. Ama yanılmışız. Halbuki CHP de bizim gibi düşünüyormuş” dediğini hatırlamıyoruz.
Peki bu şartlarda iki benzemez parti nasıl olacakta Ortadoğu gibi çalkantılı bir bölgede ciddi problemlere çare üreten bir hükümet kuracaklar?
Bunu birkaç örnekle daha da netleştirelim. Suriye’de Ak Parti BAAS muhalifi halkı destekliyor, CHP BAAS’ın başı Esad’ı destekliyor. Mısır’da Ak Parti İhvan-ı Müslimin ve Muhammed Mursi’yi destekliyor, CHP darbeci Abdulfettah Sisi’yi destekliyor. 2013 Haziranında Sisi, seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi’yi devirmek için çalışırken CHP, seçilmiş hükümeti ve Tayyip Erdoğan’ı devirmek için Gezi’cileri açıkça destekliyordu. Filistin’de Ak Parti Müslümanları ve HAMAS’ı, El Fetih’i destekliyor. CHP İsrail siyasetine destek veriyor. Ak Parti Arap ve İslam dünyası ile Türkiye’nin ilişkilerini geliştirmeyi savunuyor. CHP Ortadoğu’ya “bataklık” diyor ve tiksinti duyuyor. Ak Parti “tüm yönlere bakmalıyız” derken CHP Batı’dan başka yön kabul etmiyor. Ak Parti ABD’nin Neocon zihniyetine meydan okuyor. CHP Neoconlarla irtibatlı bir kampanya yürütüyor. Başka onlarca örnek daha sıralamak mümkün. İç meselelerde de çok sayıda temek konularda taban tabana zıt siyasi bir anlayış söz konusu..
Bir Ak Pati-CHP koalisyonunda kim kime uyacak? Denilebilir ki orta yol bulunacak. Unutulmasın ki bazı şeylerin ortası yoktur. Bu ülkenin içinde ve dışında fazlasıyla zaten problemleri var. Daha kolay formüller varken en zor ve en olmaz üzerinde yoğunlaşmak sadece bir zaman ve efor kaybıdır. Olağanüstü TBMM toplantısında genel kurulu CHP adına yöneten kişi Şafak Pavey’di. Şafak Pavey 7 Haziran seçimleri sonrası, “Kürtleri silahlanmaya çağıran” Selahattin Demirtaş’la ilk karşılaşmasında içten bir sevinçle “Birlikte iyi salladık” diyerek HDP’yi kutlamıştı. Suruç olayı sonrası HDP dilekçe yazmış ama gerekli 110 imzayı bulamadığı için Meclis’i toplayamamıştı. CHP, HDP’nin imdadına yetişerek ayrı dilekçe ile Meclisin olağanüstü toplanmasını sağladı. Meclis’i gönlü HDP’li olan CHP milletvekili Şafak Pavey yönetirken, toplantıda CHP adına konuşan kişi de “Ben de oyumu HDP’ye verdim” dediği söylenen ama daha sonra bunu yalanlayan CHP milletvekili Murat Özçelik’ti. Genel Kurul’da konuşma yapan diğer CHP’li ise milletvekili sıfatını taşımasına rağmen Kızılay meydanında kameraların önünde, polislere açıkça ana-avrat küfreden Levent Gök’tü.
CHP ile kurulacak koalisyon, aslında HDP ile kurulmuş bir koalisyondan farklı olmaz. Böyle bir koalisyon Ak Parti’nin de CHP’nin de kendini inkarı anlamına gelir. Ak Parti’nin ülkeyi böyle çok riskli bir maceraya sürüklememesi gerekir.
Mutlaka bir koalisyon kurulacaksa bu, tabanları ve siyasi zemini birbirine daha uygun ve yakın olan Ak Parti-MHP arasında olmalıdır. Biz hala MHP kapılarının açık olduğunu düşünüyoruz. CHP ile zaman kaybetmek yerine MHP kapısı zorlanmalıdır. “Çok naz aşık usandırır” misali, MHP de daha fazla naz yapmaktan vazgeçmelidir. Çünkü MHP tabanı da yoğun biçimde Ak Parti ile koalisyon kurulmasını bekliyor ve istiyor.
Bu da olmuyorsa yeniden seçim en doğru yol olabilir..



Sayfa Adresi: http://www.turktime.com/yazar/ak-parti-chp-koalisyonu-yanlis-olur/4798