Yine Celallendik
Bülent Kuşoğlu

Gazetelerde yazılanlara, televizyonlarda söylenenlere, sokakta sorulanlara bakıyorum da bu eğitim konusunun yeterince anlaşılmadığını görerek üzülüyorum. Hatta TBMM’de dahi yeterince anlamayanlar çok. Bizim okuyucu-yorumcu kitlemizde yeterince anlayamamış görünüyor. Eğitim her sorunumuzun altında yatan en derin sorundur.  Şu anda mevcut okula gitme oranımız galiba 6.5 yıl kaliteli bir eğitimle 10’a çıksa çok şey değişir, Türkiye çok farklı olurdu. Tepki gösterenler, uzlaşma ortamı arayanlar, anlamaya çalışanlar var ve olmalı. Sonuçta insan-birey yetiştirme yasasını tartışıyoruz, tartışmalıyız. Eğitimden daha hayati konu olabilir mi?

Ben size çok kısa olarak “4+4+4”ün ne getirdiğini yazayım tartışalım;

-İlkokula başlama yaşı 60 ay yani 5 yaş oluyor. Bunu onaylayan öğretmen veya uzman yok.

-İlkokul 4 yıla iniyor, ortaokul 4 yıla çıkıyor. Hiçbir hazırlık yapılmamış, öğretmen, bina, müfredat belirsiz. Ortaokullar belli alanlarda uzmanlaşacak deniyor, yani özellikle alevi- sunni mezheplere göre cemaatlere göre uzmanlaşmış orta okullar olacakmış… 9-13 yaş arasındaki çocukları bu yaşta farklı bir eğitime zorlamak yakın gelecekte ülkeyi ne hale getirir? Neden doğrudan İHL’lerin orta okul bölümlerini açıp sorunu çözmüyoruz da sistemi bozuyoruz?

- Yeni kademelendirme yeni yarışlar başlatacak. Okul geçiş sınavları artacak ve dershaneye olan ihtiyaç da artacak. Bunu mu istiyoruz?

-Meslek liselerine başlama yaşı 13-14 olacak. Bu da hiçbir uzmanın onayladığı bir durum değil.

-Milli Eğitim Bakanlığı bu yasa ile 100 milyar dolarlara gelebilecek otomasyon alt yapısını en az 15 yıl süreyle bir firmaya ve bir teknolojiye bağımlı hale getirecek. Kimse bunun doğru olduğunu açıklayamıyor.

Bunlar üzerinde düşünülürse çok önemli değişiklikler. Biz düşünmesini pek bilmeyen, siyasi tavrı ve refleksi de düşünce sanan bir toplumuz. Yine siyasi refleksle tepki veriyoruz. İnşallah hayırlı olur.

İnsan-birey yetiştirme yasasını konuşuyoruz, hanımefendiler, beyefendiler, karpuz-kavun yetiştirme yasasını değil. Titizlenmemiz gerekir. Ben saydım, yasa teklifi tam 11 ayrı yasada değişiklik getiriyor, inanın teklifi veren milletvekilleri dahi bilmiyor. İnanın yasanın alt yapısı yok…

Komisyonda 22 maddesi tartışılmadan bir kavga sırasında geçen bir yasadan hayır çıkar mı? Bu da karşı çıkmak için önemli bir sebep değil mi?

Teknik, uzmanlık gerektiren bir konu sadece siyaseten tartışılırsa doğru bulunur mu?

Neyse “Demokratik” bir ülkeyiz, çoğunluk daima haklıdır. Bu yasada “demokratik” bir usulle eller kalkacak ve geçecek. Talimat öyle. Hayırlı olsun…

***

Farkında mısınız gittikçe sertleşen, gerginleşen bir ortam var. Seçimlerden çıkalı daha bir yıl dahi olmadı. Sokak çatışıyor, stadyumlar küfrediyor, Meclis çatışıyor, işsizlik, mutsuzluk, huzursuzluk… Suriye sorununa, Ortadoğu bataklığına birlerinin oyunu ile girdik, çıkamıyoruz. Gündemi belirleyen Başbakan toplumu ve ülkeyi germeye devam ediyor.

Kavga etmeyi kessek de ne olduğunu anlamaya çalışıp şu belalı dönemi atlatsak olmaz mı?



Sayfa Adresi: http://www.turktime.com/yazar/yine-celallendik/3209