Vergi Müfettişi

Üstadımıza katılıyorum ve bir kaç ekleme de ben yapmak istiyorum.Üstadın söylediği gibi sokakta değil simit yemek, sigara dahi içemememiz gerektiğini ögrendik. Bir hesap uzmanı sokakta yürürken sigara içmez, bu ayıp karşılanırdı.Şimdi herkes şunu soruyorum, T.C.kurumları içinde üç tane kurum söyleyinki bu kurumlarda rüşvetle,ahbaplıkla herhangi bir iş yaptıramazsınız?İlk ikiye Hesap Uzmanları ve Maliye Teftiş Kurulu girecektir.3.yü ben bilmiyorum.Bilen varsa beri gelsin.Kimse bundan bahsetmiyor.

sana göre başarılı ama 40000 maliye personeline göre değil..

Lütfen milletimize aciklamada bulunun Bülent Bey,Kilicdar Beyin tutuklu Generaller icin yaptigi son aciklama yiyilir yutulur bir tarafi yoktur.Sahsen partiniz ve Baskaniniz bu denli bir aciklama yapmasinin nedenlerini halkimizla paylasmak gibi bir durumla karsi karsiyasiniz.! Halkin bilmedigi bir dehditmi söz konusu,yoksa kapilar arkasinda Washintonmu söz konusu ???

Vergi prim kaçaklarını önlemek mi istiyorsunuz? Ağır cezalı suç yapıp artırın cezalarını, bu suçu işleyen şirketleri de suç işlemek için örgüt kurmaktan sevk edin Özel Yetkili Mahkemelere, görün bakalım ne olacak. Yalnız bu suçlular ne Ergenekonculara ne de Şikecilere benzer. Peşinen söyleyim, ülkedeki tüm mahkemeleri özel yetkili hale getirmeniz, hâkim, savcı ve polis kadrolarını da bi yüz kat artırmanız gerekir:) CISS!

Kurumların ve kurulların sorunları varsa kaldırark değil, işlevini artıarak olur. Maliye teftiş ve hesap yozlaşmış kurullar değild. Kayıtdışılık siyasi bir karadır. Ver emri hangi müfettiş veya hesap uzamnı çalışmıyor. Yeterki çalıştırılsın. Çalıştırma, sorunu sonra kurullara yükle. Ne kolay.Hükümet ne için var! Devlet çarkını çalıştırmak için. Bu kuullarda çalışma esastır. Zaten yetişmeleri çok zor şartlarda oluyor. Günlerce sınav olan kişilerin artık çalışmak hücrelerine işliyor. Biraz insaf..

kurumsalmaş diye bir şey var. Yeni kurumlar kurma kolay dfakat kurumsallaşmaları yüz yıllar alıyor. Maliyye teftiş ve Hesap Uzmanlar Kurulu'nun kültürünü tekra oluşturmak mümkün mü? Kurul ahlakı kişilerin genlerine bir işledi mi bir daha çıkmıyor. Bu ahlak üst bir ahlakı içeriyor. Müthiş bir sorumluluk veriyor. Yaşamın boyunca buna uygun davranıyorsun. Çünkü işin ucunda ayıplanma, dışlanma var. Bu ayaptırımların en büyüğü. Kurum, kurul, okul kültürü almamış insanlar bunları bilemez. Yazık...

Ya bi de editörlere bi mesajım olacak. Yazarlara tıklayınca hep yeni pencere açılıyor. O yeni pencerede başka yazara tıklayınca bi tane daha yeni pencere... Şunu bi elden geçirtiverin ya, duamı alırsınız. GKA

Mesela vadeli satış yapıp daha parasını tahsil etmeden KDV'yi devletimize yatırmak zorundayız. Daha bunun gibi bir çok şey var. Vergi bizim görevimiz, yoksa devletten hizmet bekleme hakkımız yok ama yük hep ÖTV gibi yöntemlerle başta bireylerin sonra da küçük işletmelerin üzerine kalıyor, büyükler hep kaymağın bir yolunu buluyor. Yani siyasi irade kurumları yıkmayı bırakıp bireyleri ayakta tutmayı hedef alırsa hepimiz için çok daha güzel bir ülke yaratır. T.C. 2002'de kurulmadı, unutulmasın. GKA

Gerçekvatandaş dostum, evet kayıt dışı tam saha pres uygulanırsa tutar mı tutar belki fakat o zaman küçük üretici ve esnaf için ticaret yapmak anlamlı olur mu bilemiyorum. Bak, kayıt dışını filan savunmuyorum, lütfen yanlış anlama. Ben bunun uygulamadan ziyade irade ile ilgili olduğunu düşünüyorum. İş yapmayı daha cazip hale getiremez, devleti bir işletmenin risk taşımayan en büyük kar ortağı olmaktan çıkarırlarsa, işletmenin kendi üstüne düşeni yerine getirmesi kolaylaşacaktır. GKA

(4) Merak ediyorum; bu kadar korkunç rakamlara ulaşan vergi ve prim kaçaklarına rağmen, neden kayıt dışı ekonomi ve kayıt dışı işçi çalıştırmaya son verecek ciddi tedbirler bit türlü alınmaz, alınamaz ya da esasen alınmak istemez?.. Ama yeri geldiğinde, Hükümetlerce bazı muhalif işverenleri sindirmek için, siyasi bir silah olarak pek ala bi hakkın uygulanabilir de?.. Sayın Kuşoğlu, işin içerisinden gelmiş, şu anda parlamentoda görevli bilgili ve ehil bir kişi olarak; bir başka yazınızda, bu çok önemli ve hassas konudaki gerçekler ile nedenleri dile getirerek bizleri aydınlatır mısınız?.. Sevgi ve Saygılar…

(3) Zira 6 ay içerisindeki incelemelerde, işletmelerin kapatılıp işverenleri dahil tüm varlıklarına devletçe el konulması, sahiplerinin mahkemeye verilmeleri yanında, ticaretten kesinlikle men edilmeleri, uygulanan astronomik idari para cezalarının ilan yoluyla da duyurulmaya başlaması; bırakın İstanbul’u, tüm ülkedeki bu gibi kaçakçıları derhal hizaya sokuverirdi.. Yeter ki Hükümetler, İlgili Bakanlar, TBMM ndeki vekillerimiz ve içlerindeki işverenler bu işi ciddiye alsınlar..

(2) Akıl almaz boyutlardaki bu tutarın, geçen 2010 yılında, Gayri Safi Yurtiçi Milli gelir tutarına eş değer düzeylerde, yani 100 milyar Türk Lirasının üzerinde olduğunu ileri sürenler var!… Zaman zaman yazdım, devlet beni tam yetkili bir şekilde resmen görevlendirse ve benim yanımda da otuz kişilik % 100 güvenilir işin ehli bir ekip verse; bu gibi kaçakçılıkları yapanların ticari hayatını sona erdirecek ve işletmelerini hemen mühürleyecek cezalar uygulama yetkim de olsa; 6 ay içinde İstanbul gibi 15 milyonluk bir kent ve bağlı sanayi bölgelerinde tek bir kayıt dışı çalışma yapan, vergi prim kaçıran işyeri bırakmazdım...

(1) Sayın Kuşoğlu, sizler gibi iyi yetişmiş hesap uzmanları, maliyeciler ve maliye müfettişleri bilgi ve becerilerinizle ne kadar övünseniz azdır, haklısınız… Ama ülkemizde özellikle kobi düzeyinde şirketlerden başlayarak, holdinglere kadar inanılmaz boyutlarda kayıt dışı işlem ve çalışmalar varken, maliyemizin bunları önlemedeki yetersizlik ve başarısızlığı da bir gerçek değil mi?.. Özelikle faturasız fişsiz alım satımlardan, ödemelerden, sözleşmelerden ve hiç gösterilmeyen ya da eksik gösterilen çalışanların ücretlerinden kaynaklanan gelir vergisi, KDV, damga vergisi ile sosyal güvenlik primlerindeki kaçaklardan söz ediyorum…

araştırılması hoşlarına gitmez, kanal 7 ve deniz feneri örneği göz önündeyken, F tipi örgütlenemnin finansmanın incelenmesi hoşlarına gider mi? O halde yapılacak şey, kapatın o kurulları, kendi elemanlarının, üstadlarının bol olduğu kurullar gerek şimdi onlara. Ancak unutulmamalı ki, keser döner, sap döner, bir gün gelir hesap döner. Özellikle kendini müslüman sayan bu ahlak fukarası güruh, burda veremezlerse de, öbür tarafta nasıl hesap verecekler.

Hesap uzmanları, müfettişleri vb. görevde olanlar, bu milletin tüyü bitmemişin yetimin hakkını koruyacak kişilerin en başında gelmektedir. Halk dilinde anlatımı ile budur benim anladığım üstatlar. Dolayısı ile kılı kırk yarmaları ve sınavlarının zorluğu normaldir ve olması gerekendir. Bülent beyin bu samimi anlatımlarında okuyucuyu sıkmamak adına kısaca bahsettiğini sanıyorum. Günümüzde cemaatin el attığı yerlerden birisidir hesap uzmanlığı gibi kurumlar, nedeni çok basit akçeli işlerin

Bazı okulların, bazı kurumlardaki üstünlüğü tartışılmaz, bunların başında da Mülkiye gelir. " Önce mülkiye, sonra Türkiye" tekerlemesi okulun ülke üzerinde ne kadar etkili olduğunu göstermek bakımından önemlidir. Türk siyasi hayatında önderlik eden okullar vardır. İTÜ, Ankara siyasal bilgiler bunların başında gelmektedir. Ülkeyi yöneten mühendis tayfası İTÜ den, bürokrat, maliyeci, dış işleri ise genellikle siyasal kökenlidir. Ve bu okul mezunları arasındaki dayanışmada takdire şayandır.

Türkiye devleti kurumları ile ayakta durmalıdır. Hükümetler ve siyasiler geçicidir. Dikkat edilirse bazı kurumlarımız, Cumhuriyetin ilanından önce kurulmuş ve devam edegelmiştir. Bir kurumlar gelenekselleşmiştir. Her siyasete göre yön değiştirmez ve böyle de olması gerekir. Ancak ülke yönetmeyi, belediye veya kabile yönetmeyle eş tutan eşbaşkanlar döneminde tüm gelenekler yıkılmış, çadır devlete dönüşme çabasına girilmiş ve o kurumu ele geçirme bahasına yüz yılların gelenekleri yerle bir edilmiş

Deneme yanılma yöntemi ile yönetiliyoruz.Her iktidar kendi kadrolarını iş başına getirirdi ama yinede işi bilene verirdi.Şimdiki durum işleyişte yaz boz tahtasına döndü.Alıştık artık her sabah eski iptal, yenisi hayırlı olsun,sonra dön geri...M.Atak

bülent bey yazınızda kendinizi ve meslektaşlarınızı çok güzel anlatmışsınız. benim abimde glirler kontrolörü ve yetişme koşulları sizinkinden farkksız. bende ileride vrgi müfettişi olmak istiyorum. abim sizin hep kendinizi üstün gördüğünüzden ve ayrımcı tavırlarınızdan şikayet ederdi. belki çok genelmüdür çıkarmış olabilirsiniz ama başarısız oldunuz bunu itiraf etmek gerekir.vrgi inclemesi göreviniz asılken gittiniz ymm v idareciliklere göz diktiniz. asıl işinizi savsakladınız. ülke kazandı.