YORUMLAR
Toplam 28 yorum var. Onay bekleyen yorum yok.
Osman Yüksel Serdengeçti 1 Eylül 2010 Çarşamba 13:38

Kalemine yüregine sağlık Talat Atilla kardeşim..

Yorumu oyla      54      49  
halk dili 31 Ağustos 2010 Salı 19:16

lütfen yorumlarınızı halkın anlayabileceği dilden yazar mısınız?

Yorumu oyla      53      49  
OWLEYE 21 Ağustos 2010 Cumartesi 18:51

Cemaatin pozisyonu ise, zamanında protestanlara karşı sinsi oyunları tanrı katında günahdan azad eden makyavelli adlı kardinalin; amaç aracı meşrı kılar aforizmasındaki söylencesine uyma şeklindedir..Devletin parasını yemenin haram olmadığı,çünkü devletin islami esaslara göre yönetilmediği fetvasını şiar edinenlerin içinde bulunduğu gaflet durumunun sistematik bir profanlaşmaya hizmet ettiği de aşikardır..Yani kul hakkının,gıybet ve iftiranın ötesinde, gençleri dinden soğutmanın vebali ödenmez..

Yorumu oyla      53      49  
OWLEYE 21 Ağustos 2010 Cumartesi 18:40

Gustav je bon un kitleler psikolojisi ve hayatında ender alıntı yapmış freud un toplum psikolojisi kitaplarını inceleyiniz..Cemaat ve ordu yapılamalarında akli gelişimin sekteye uğrama dinamiklerini algılayınız..İlginç olan son 10 yılımızda muktedir olma mücadelesinde rekabet, akli maluliyetleri olan iki toplumsal örgütlenme arasında olmuştur..Ordu özellile 80 sonrasında görüleceği üzere beynelmilel devinimleri özümseyememiştir..

Yorumu oyla      53      49  
md 20 Ağustos 2010 Cuma 16:56

Yüreğine ve kalemine sağlık... Özgürlük ve demokrasi adına bölücülük yapanları ve çanak tutanları da Allah ıslah etsin...

Yorumu oyla      53      49  
RTE 20 Ağustos 2010 Cuma 01:59

En büyük Tayyip , başka büyük yok. Sonuna kadar evvveeeettt.

Yorumu oyla      53      49  
OWLEYE 17 Ağustos 2010 Salı 01:01

Entelijensiya retoriğinde sayrılama olarak adlandırılan belagat tarzı laf-ı güzaf dır..Daha çok siyaset mesleğinin icabı olan bu anlatım dizgesinde mantıksal tutarlılık ve vargı yoktur..Bizim gibi uygarlık çarpmasından düçar olmuş memleketlerde yalanla başlayıp talanla devam eden siyasi hayatların sahibi kişiler son deyimiyle çalan olarak nitelenebilirler..Bu silsilenin aşağı ahlaki değerleri haiz bizim tür toplumlarda tersine dönmesi için demoklesin kılıcının işlevselleşmesi elzemdir..

Yorumu oyla      53      49  
TOTEM-3 15 Ağustos 2010 Pazar 15:22

Yeni işgalciyi dikta olmakla suçluyor.Bakmayın siz iki tarafında attığı yalandan sloganlara!Biri demokrasi diyor din diyorözgürlükdiyor,diğeri Atatürkdiyor,laiklik diyor çağdaşlık diyor ama ikiside devleti kendi düşünce tarzlarının egemenliğine ve tahakkümünde tutmak istiyor.Haa bizlerde hangisini kendimize yakın görüyorsak ondan yana saf tutup bu işgal eylemine destek çıkıyoruz.O yüzden hiçbirimizin hak,hukuk,adalet vedemokrasi umurumuzda değil.Önce bizler kendimizer dürüst olmalıyız değilmi?

Yorumu oyla      53      49  
TOTEM-2 15 Ağustos 2010 Pazar 15:18

Siyasal bir yapı değilmiydi ve kime yandaştı?İçinizden Yargının bağımsız ve her düşünceden oluşan bir yapı olduğunu söyleyebilecek olanınız varmı?Vesselam bu cenah Akp nin Tüm kurum ve yapılara sızarak devleti ele geçirmeyeçalıştığını iddia ediyorlar.Haklılarmı?Büyük ihtimalle!Peki bu tehlikeyi nasıl böylesi iyi sezebiliyorlar dersiniz?Çünkü Akp yılar önce bu cenahın devleti ve kurumları ele geçirirken uyguladığı yöntemlerin aynısını kullanıyor.İşin özeti devleti işgal altında tutan yapı-

Yorumu oyla      53      49  
TOTEM-1 15 Ağustos 2010 Pazar 15:12

Tütrkiye ikiye bölündü diyorlar.Biryanda akp taraftarları diğer yanda ise Chp Birkısım Mhp li ve İp,Tkp gibi marjinalgurupların oluşturduğu kitleler.Şimdi bu kitleler Akp yi ne ile suçluyorlar.Diyorlarki,Akp orduya kedi yandaşlarını yerleştirip kendisine bağlı bir yapı haline getirmek istiyor!Peki onyıllardır orduya kimler yarleştirirlip kimlere bağlı birkurum olarak çalıştı?Birde Akp Yargıyı Siyasallaştırıyor ve yargıyı kendisine yandaş yapmak istiyort diyorlar.Peki Yüksek yargı bugüne kadar-

Yorumu oyla      53      49  
tuti 12 Ağustos 2010 Perşembe 13:03

Günümüzde gazetecisimiz,aydınımız olmak zorundadır.Aydınlatmak,ülke çıkarını her şeyin üstünde tutmak gazetecinin tavrı olmalıdır.Gel gör ki,ülkeyi karanlığa sürüklemeyi,görüş mesafesini karartmayı görev edinmiş olanlar bir gün yanlarında kimseyi bulamayacaklar.

Yorumu oyla      53      49  
TOTEM-4 11 Ağustos 2010 Çarşamba 16:03

MAHKEMELERCE YAPILIYOR YANİ DİĞER DAVALAR VE İŞ YOĞUNLUĞU BAHANE OLAMAZ BU DERECE UZAYIP ZULME DÖNÜŞMESİ KABUL EDİLEMEZ.Mesela balyoz davasının duruşmasının aralık ayına ertelenmesi anlamsız ve tutuklu sanıklara bir ceza niteliği taşıyor.Ortaba birtakım suçların ve suçluların olduğu gerçek ama yargılama süreci bu suçu ve suçluları madur pozisyonuna sokarak adalete olan güveni sarsiyor.Keşke stadyum atmosferinden sıyrılıp butür yanlışları sağduyu ile tartışıp takipçisi olabilsek ama olmuyor işte.

Yorumu oyla      53      49  
TOTEM-3 11 Ağustos 2010 Çarşamba 16:00

Tasviye süreci doğru ama bu süreci muhalifleri bastırıp susturmak için bir tehdit aracı olarak kullanmak yanlış.Asker,yargı mensubu,gazeteci,akademisyen demeden yanlış yapanların yargılanmaları doğru ama bu yargılama sürecinin lastik gibi uzayıp belirsizliğe sürüklenmesi yanlış.Taraf olma ve birbirimize çakma yarışında olmamızdan dolayı bu olayları gözardı ediyoruz.Ergenekon sanıklarının ne kadarı suçlu nekadarı masum bilemem ama yargılama sürecinin bu denli uzun olması ki bu yargılamalar özel-

Yorumu oyla      53      49  
TOTEM-2 11 Ağustos 2010 Çarşamba 15:57

Ayaklar altına alınmış pervasızca çiğneniyor.Siyasilerimiz biryandan birbirlerini,Toplumu ayrıştırma ve kutuplaştırma ile suçlarken tüm güçleri ile tamgaz bu ayrışma ve kutuplaşmayı körüklüyorlar.Türkiyede ordunun sicilinin kötü olduğu doğru ve ordunun sivil siyasete müdahil olma geleneği yanlış,Hukukun yozlaştığı ve cepheleştiği doğru ama hukuku bu yozlaşmadan ve cepheleştirmeden arındırmak yeriner onu kendi cephesine çekme çalışmaları yanlış.Bu ülkeyi onyıllardır sömüren dikta yapının-

Yorumu oyla      53      49  
TOTEM-1 11 Ağustos 2010 Çarşamba 15:53

Doğrular ve yanlışlar!Bu kavramlar şu sıralar kimsenin umurunda değil siyasilerimizden başlayan birbirine çamur atma furyası tusunami gibi bentleri aştı ve bireylere kadar indi.Tüm dikkatimizi karşı cenahın açık,gedik ve yanlışlarını ortaya çıkarmaya vermişiz bunu yaparkende kendi cenahımızın yanlışlarını,görmezden gelme,örtbas ve sümen altı etme çabasındayız.Bu ruh hali bir virüs gibi toplumun tüm katmanlarına yayılıyoröyleki şuursuz bir kör döğüşüne dönüşmüş.Tabi bu arada birçok olgu ve erdem-

Yorumu oyla      53      49  
Ayten TUNCER KAMACI 11 Ağustos 2010 Çarşamba 12:33

Sayın Atilla,sağ-sol gibi siyasi kavramlar 1980 öncesi için geçerliydi.Saflar belliydi.Artık sağ solun yerini etnik kimlik aldı.Eskiden siyasi görüşü ne olursa olsun herkes önce milliyetçiydi.Şu anda ne yazik ki aynı şeyi söyleyemiyorum.Kavramlar karıştı.Kimin neyi savunduğu belli değil.Gerçekten bu güzelim ülkemizi seviyorlar mı emin değilim.Ülkemiz insanına yön veren bazı aydınlarımızın ve medyadaki bazı kalemşörlerin ne yapmak istediklerine ise hiç anlam veremiyorum.Bunlar bizim aydınımız mı?

Yorumu oyla      53      49  
TOTEM-2 10 Ağustos 2010 Salı 14:02

Bölgede terörü ve bu kaos ortamını yaratan unsurları belirleyip ortadan kaldırmaya odaklanmalıyız.ASLINDA SORUNU VE KAYNAĞINI VE O SORUNU AYAKTA TUTAN ETMENLERİ HERKES BİLİYOR!Tek sorun gerek siyasi gerekse güçler dengesi unsurların çakışması ve çelişmesidir.Güçlü yönetimi ve istikrarı kim istemiyorsa oradaki terör ver kaosun müsebbibi odur.Sorun çok bilinmeyenli bir denklem gibi görünsede çözüm formülü açıktır.güçlü bir yönetim kararlı bir hükümet ve tutarlı politikalar.Tabii milli mutabakat..

Yorumu oyla      55      49  
TOTEM-1 10 Ağustos 2010 Salı 13:57

Ben bölünme düşüncesi ve paranoyasının boşuna olduğunu düşünüyorum.Türkiyenin bölünmesi bugünkü dünya konjonktüründe kimsenin işine gelmez.Hele kürtlerin hiç işine gelmez.Süreci Bu seviyede tutup sürekli bir tehdit ve kaos kozu olarak tutmak herm Pkk nın hemde dış güçler dediğimiz kesimlerin işine daha fazla gelecektir.Bölgedeki kürt vatandaşlarımızında böyle bir bölünme veya aytrılma olayına sıcak bakmadıklarını biliyorum.O sebepten bölünme paranoyası ve atışmalarını bir kenara bırakıp-

Yorumu oyla      55      49  
komando 10 Ağustos 2010 Salı 13:17

dün aksam flash tvde gece hattinda bende izledim,hakkaride pkklilar yol kesip anayasa refarandumunda hayir oyu vereceksiniz diye bölge halkini silahla tehdit etmisler,bu hainler ne zaman ülkenin bir adim ileri gitmesini istedilerki,bu zamanda vatanini seven her vatandas uyanik olmali.

Yorumu oyla      54      49  
gazi asker 9 Ağustos 2010 Pazartesi 23:07

eski solcular komünistler simdi pkkda birlestiler,beraber o pastayi bölüsmeye calisiyorlar,bak bugün ben samanyolu tvde izledim pkkda anayasa refarandumunda hayir diyecekmis,hayir diyen diger muhalefet partilerinin pkk dan ne farki varki.

Yorumu oyla      53      49  
Misafir 9 Ağustos 2010 Pazartesi 14:35

Beğendim:))

Yorumu oyla      54      49  
Misafir 9 Ağustos 2010 Pazartesi 14:34

Bu yazıyı bile hala anlamayanlar var mı acaba?

Yorumu oyla      54      49  
OWLEYE 9 Ağustos 2010 Pazartesi 10:48

Fatir süresi 45.;tüm insanları günahlarından dolayı hemen hesaba çekecek olsak yeryüzünde en ufak kımıldanma dahi olmazdı. müzzemil süresi 11.ayet;refah ve zevk sahibi o inkarcıları bana bırak ve onlara biraz mühlet ver...Anlaşılacağı üzere biraz sabır içinde olmak ,sürekli beddua sayıklamaktan daha erdemlidir..Ve şimdilerde azgınlık içinde olan ve kibir ağında çırpınanların çoğunun yine allah kelamlarını poster edinenlerden olmaları da rastlantısal değildir..Haketmediğimiz bir musibet değil...

Yorumu oyla      54      49  
toroslu 8 Ağustos 2010 Pazar 22:47

Hani nerde meydanlarda kaldırımlarda Halkların Kardeşiliği diyen Lenin Stalin Mao posterli kızılbayraklı koministlerimiz nerdesiniz.Pardon..şimdi Chp Mhp Dtp İP Tkp Yp Hp hep beraber azınlık oligarsisini milliyetçilikle korumaya çalışıyorlar

Yorumu oyla      54      49  
OWLEYE 8 Ağustos 2010 Pazar 16:43

Ayrıca bu ülkede siyasi yazı yazarken içten olmanın yolu ,boş bırakılan yerleri okuyanın doldurmasını sağlamak şeklinde ise bu ,dördüncü kuvvetin nasıl bir hegemonya ile başbaşa kaldığının göstergesidir..Bütün kaleleri zaptedilmiş bir ülke hakkında bildiklerimiz bir asırdan az bir sürede hafızamızdan çıkmış ise.., hiçbir bilindik tedavi sonuç vermeyecek.. ölen beyinler de geri gelmeyecektir.., Sağcı siyaset, önce kendi öznel intikam dürtülerini çözümlemeden ülke yönetimine soyunmamalıdır...

Yorumu oyla      55      49  
OWLEYE 8 Ağustos 2010 Pazar 16:31

Türke özgü solun karakteristiği, efsane eksikliğini liderle tamamlamış,konformist ve muhafazakar olmasıdır..Asosyal tavrı seçkin zümre dönemlerinin genetik mirasıdır..Tam olarak halkın istenç ve yönelimini anlayamazlar..Şimdilerde demokrasiye lanet okumakla meşguller..Tabi rasyonalizasyonu kuvvetli olanlardan bakanlığa ulaşanlar dahi mevcuttur..Sağ cenah ise devrim niteliği olmayan cumhuriyete geçiş aşamamızdan bu güne, siyasette mazlum edebiyatı ile varolmuş ve artık kendini dahi aşmıştır...

Yorumu oyla      55      49  
teyze 8 Ağustos 2010 Pazar 01:13

Bu millet her şeyi en son öğrenmekten bıktı! Talat Atilla----- GERÇEKTEN BIKTIK.

Yorumu oyla      54      50  
RESAT 7 Ağustos 2010 Cumartesi 16:55

Mükemmel...

Yorumu oyla      53      50