E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Yılmazer: “Üretmek kadınlara yakışıyor” 

Gönül Bahçesi isimli restoran yakın zamanda Abidinpaşa'da açıldı. İşletme sahibinin kadın olduğu restoranda bütün yemekler kendi mutfaklarında pişiyor. İşletme sahibi Birgül Yılmazer: “43 yaşında ben bu işi yapmaya karar.

25.09.2017 - 13:04
Yılmazer: “Üretmek kadınlara yakışıyor”

Güçlü Anadolu Gazetesi'nden Türkan Çatal'ın haberine göre, Gönül Bahçesi isimli restoran yakın zamanda Şehit Osman Caddesi, 12/A-B Abidinpaşa adresinde açıldı. İşletme sahibinin kadın olduğu restoranda bütün yemekler kendi mutfaklarında pişiyor. İşletme sahibi Birgül Yılmazer: “43 yaşında ben bu işi yapmaya karar verdim, bütün kadınlara da kendi işlerini yapmaları açısından cesur olmalarını söylüyorum.” diyerek kadınlara çağrıda bulundu.

“ÇALIŞMAYA ÇOK ÖNCEDEN BAŞLASAYDIM”

1 kızı ve 1 oğlu olmak üzere 2 çocuğu olduğunu söyleyen Birgül Yılmazer: “Kızım Pamukkale Üniversitesi’nde okuyor. Oğlum lisede okuyor. Ev hanımı idim. Kızım üniversite okumaya başlayınca çalışmam, bir şeyler yapmam lazım diye düşünmeye başladım ve çalışmaya karar verdim. Çünkü çocuklarımın eğitim harcamaları için paraya ihtiyaçları vardı. Kendimi geliştirmek de istiyordum bir yandan. Evde oturarak hiçbir şeyin sahibi olamadım. 43 yıl boyunca bütün vaktimi evde geçirdim ve hiç çalışmadım. Ne babamın evinde ne de eşimin evinde hiç çalışmadım. Baba evindeyken de hep evdeydim, evlendim gene öyle. Bu işi yapmaya başladıktan sonra şuan boşa geçen yıllarıma üzülüyorum. Diyorum ki kendi kendime 43 yılımı boşa geçirmişim. Son 1 ayda özellikle bunu çok iyi anladım, keşke daha önceden böyle bir girişimim olsaydı. Çalışmaya, üretmeye çok öncesinden başlasaymışım. Bu yüzden çalışmadan önceki yani 1 ay öncesine kadar ki zamanımı boşa geçirdiğimi düşünüyorum.” dedi.

“TEK MAAŞLA GEÇİNMEK ZOR”

Kendi iş yerini açtıktan sonra hayatının değiştiğini dile getiren Yılmazer devamında şunları söyledi: “Kızım Pamukkale Üniversitesi’nde okumaya başlayınca eşime dedim ki ‘artık senin tek maaşınla geçinmesi zor, bize yetmiyor ve biz bir şeyler yapmalıyız.’ Çünkü üniversitede hele ki şehir dışında okuyorsa çocuk, hayat daha da zor olmaya başlıyor. Çocuğun kendi evinin kirası, kitap parası, çocuğun kendi harçlığı derken asgari ücret kadar şehir dışında okuyan çocuğa para gidiyor. Bütün bunları ortaya koyunca eşime ‘ben işe girmek istiyorum, bana iş bulalım’ dedim. Eşim ilkin kabul etmedi. Sonra yemek üzerine bir dükkân açalım diye ortaya bir fikir atınca eşime cazip gelmeye başladı. Çünkü benim mutfağım çok iyidir, yani yemek konusunda çok iyiyimdir. Eşimse 30 yıldır yemek sektöründe olduğundan onun da salonu yani dizaynı çok iyidir. Bütün bunlar birleşince ‘gel gücümüzü birleştirip yemek sektörüne girelim’ diye öneri de bulundum. Eşime de mantıklı gelince 1 ay önce burada açtık dükkânı.”



“İŞLERİMİZ ÇOK İYİ”

Yılmazer: “Dükkânı açtığımıza çok memnunuz, iyi ki de açmışız diyorum. 1 aydır şükür işlerimiz de çok iyi. Keşke daha önce kendi işimi yapmaya başlasaymışım, bunun için de çok pişmanım. Dükkânı açtıktan sonra el becerimi bilen komşularımız, arkadaşlarımız bana geç bile kaldın Birgül, keşke daha önceden bu işe başlasaydın dediler. Çünkü elimin lezzetinden çok memnunlardı. Böyle olumlu eleştiriler aldıkça daha çok mutlu oluyorum ve işe dört elle sarılıyorum. Bu arada devletimizin girişimciler için çeşitli projeleri var. KOSGEB’in sağladığı olanaklardan vs. haberdarım. Ama biz hiçbir şekilde dükkânı açarken devletten destek almadık. Bütün masrafı kendi cebimizden karşıladık.”

“ABİDİNPAŞA’DA BÖYLE BİR YERE İHTİYAÇ VARMIŞ”

Mahallelinin kendilerinden çok memnun olduğunu belirten Yılmazer sözlerine şöyle devam etti: “Gönül Bahçesi’ni açtıktan sonra fark ettik ki Abidinpaşa’nın böyle bir işletmeye ihtiyacı varmış; ama bu işi yapacak girişimci yokmuş burada. Bundan dolayı mahalleli bizden çok memnun, biz de onlardan çok memnunuz. Biz ilk olduk bu anlamda mahallede. Bunu bu mahallede bir başkası da yapsa tutulurmuş bence, çünkü mahallede böyle bir yere ihtiyaç varmış meğerse. Biz bunu bilmiyorduk. Zaten menümüzde yer alan yemeklere de gelen müşteriye, onların taleplerine isteklerine göre karar verdik. Her kesime hitap ediyoruz, fiyatlarımız da gayet uygun. Menüye göre belli kesimlerimiz var. Mesela sabahları kahvaltı yapmaya gelen müşterilerimiz, öğlen tabldot, 5 saatinde mantı, akşam da balık yemeye gelen müşterilerimiz var. Biz de ona göre gün içerisinde yemekte böyle bir sıralamaya gidiyoruz. O yüzden gelen müşterinin ne yiyeceğini de anlıyoruz. Bununla birlikte hijyene önem veriyoruz. Gelen müşterilerimiz de hijyenden, temiz olduğumuzdan bahsediyorlar. Mutfağımın camı da müşterilerime açık, gelen müşterilerim rahatlıkla mutfağımı görebiliyor. Bu da haliyle müşterinin gönül rahatlığıyla yemek yemesini sağlıyor. Şimdiye kadar hiçbir müşterimden olumsuz eleştiri almadım. Yemeklerin hepsini kendimiz yapıyoruz. Tabldot yemekten çiğ böreğe kadar mutfağımızda her şeyimiz var.”



“CESARET EDEMEDİM”

Mutfakta el becerisinin iyi olduğunu dile getiren ve bu işe keşke daha önce başlasaydım diyen Birgül Hanım’a neden bu kadar geç kaldığını sorduğumuzda: “Hep bir şeyler yapmak aklımdaydı. Çünkü sürekli evde temizlik yapmak, evin işlerine koşturmak kadına hiçbir şey katmıyor. Tamam bunlar da yapılmalı ama bir kadın hem bunları yapıp hem de kendi işini de yapabilir. Sürekli bunları düşünürken fark ettim ki ben bu işe başlamaya cesaret edemiyormuşum. Cesaret edemediğimden bunca yıl kendi işimi yapmak için, üretmek için geç kaldım. Kızımın üniversiteye başlamasıyla bizim de masraflar artınca bu işe girişmeme karar vermeme neden olan bu oldu.” diye cevap verdi.

“KADINLARA TAVSİYEM: EVDE OTURMAYIN”

Kadınların üretmesi gerektiğini, imkanları varsa evde oturmamalarını tavsiye eden Yılmazer: “Kadınlar evde oturmasınlar deyince yanlış anlaşılmak istemem. Ev hanımları tabi ki evde oturmuyorlar. Evin işleri de çok ağır ve kadınları çok yoruyor. Ama bir kadın için hayat ev işlerinden ibaret olmamalı. Bir şeyler yapsınlar, üretsinler, kendi paralarını kazansınlar. Bu işe başladıktan sonra fark ettim ki ayrıca bu iş bana terapi de olmaya başladı. Ben evde kaldığım zamanlar olmadık şeyleri düşünüyordum, her şeyi kafama takıyordum, gezmeyi de sevmem gün boyu evde oturuyordum. Şimdi canımı sıkacak hiçbir şeyi düşünmüyorum. Şuan tek düşündüğüm şey iş yerimin mutfağı. Özetle psikolojik olarak da çok iyi geldi bana burası.” dedi.

Birgül Yılmazer işlerinin yoğunlaşmaya başlamasıyla birlikte yanında kadın çalışanlar da çalıştırmaya başlamış. Bunlardan biri de Nuriye Küçüksakal.

“5 KIZIM VAR”

Yıllardır kendi evinde yemek yaptıktan sonra bu işten para kazanmaya başlayan Nuriye Küçüksakal: “Bir tanıdık aradı beni, Birgül ablanın burayı açtığından bahsetti. Burada yemek yapıp yapamayacağımı sordu ve ben de hiç düşünmeden kabul ettim. Gözleme yapmak, mantı açmak için ben de burada işe başladım, bugün 3. iş günüm. Burada işe başlamamın en büyük sebebi ise 5 kızım var, hepsi de okuyorlar. Paraya ihtiyacımız olduğundan ve kızlarımı okutmak istediğimden ben de burada çalışmaya başladım. Bu işin öncesinde okulların önünde çiğköfte, elişi yapıp satıyordum. Çünkü tek maaşla geçinmesi çok zor, evimiz de kira, 5 tane de çocuğum olduğundan çalışmam gerekiyor. Birgül Abla’dan da çok memnunum, Allah razı olsun ki beni burada işe başlattı.” dedi.

“ÜRETMEK BİZE ÇOK YAKIŞIYOR”

Kadınların kesinlikle çalışması gerektiğini dile getiren Küçüksakal şunları ekledi: “Bu konuda Birgül Ablama çok katılıyorum. Tek maaşla geçinmesi çok zor. Tek maaşla geçinemeyince haliyle evde huzursuzluk da başlıyor. Bence karı-koca arasındaki anlaşmazlıkların en önemli nedeni ekonomik. Ekonomik olarak geçinemediklerinden bu sefer karı-koca arasında sorunlar başlıyor. O yüzden ben de kadınları çalışmaya davet ediyorum. Hem kocalarının ellerine bakmamış oluyorlar, hem aile ekonomisine katkıları oluyor, hem de üretmiş oluyorlar. Kadın çalışmadığı zaman evde köreliyor, ömrünü boşa geçirmiş oluyor. Evin temizliğini kadın çalışınca da yapar. Çocukları varsa eğer, kadın iş hayatındayken her türlü büyüyor o çocuklar. Çalışan kadınlar gördükçe mutlu oluyorum bu yüzden. Üretmek bize çok yakışıyor.”

 “KIZ ÇOCUKLARI OKUMALI”

Çalışmaya başlamasının en büyük nedeninin kız çocuklarının mesleklerinin olmasını istediğini vurgulayan Küçüksakal konuyla ilgili şunları ifade etti: “Birgül Abla da konuşurken sıkça bahsetti kızım üniversiteye başlayınca ben böyle bir yer açmaya karar verdim diye. Neden, kızı yokluk içinde üniversite okusun istemediğinden ya da parasızlıktan kızı üniversite hayatını yarıda bırakmasın diye. Benim de en büyük amacım çocuklarımı okutmak. Eskiden özellikle kız çocukları için hayat daha zordu. Bize okul okutmuyorlardı, erken yaşta evlendiriyorlardı. Ama şimdi öyle mi? 2017 yılındayız ve özellikle kız çocuklarını okutmak için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Benim de en büyük hedefim bu, çocuklarım okusun istiyorum. Bunun için de çalışıyor, paramı kazanıyorum. Çok şükür 2 kızım devlet kurumlarında aşçı olarak çalışmaya başladılar bile. Şimdi de 3 çocuğum iş sahibi olsun diye uğraşıyorum.”

YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.

Bu haber henüz yorumlanmamış...

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Barzani'den Türkiye açıklaması
Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başbakanı Neçirvan Barzani: "Türkiye'nin bizi ...
'Yanlışta ısrar edene cevabını veririz'
Başbakan Yıldırım "Kriz artık dönülmez bir noktaya geldiği için bundan ...
Savaş uyarısı
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kerkük'te yapılan refedandumla ilgili ...
 
Bakan'dan sınır kapısı açıklaması
Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkci, "Şu anda Habur'da kapatma yok. Irak ...
Dışişleri Bakanlığı'ndan seyahat uyarısı
Dışişleri Bakanlığı IKBY'ye seyahat uyarısında bulundu. Açıklamada, "Irak’ın ...
IKBY'deki tartışmalı referandum başladı
Irak Federal Mahkemesinin anayasaya aykırı olduğunu ilan ettiği IKYB'nin ...
 
'Savaş çıkar mı?'
Hürriyet gazetesi köşe yazarı Abdulkadir Selvi, Kuzey Irak'ta yapılacak ...
TSK'dan yeni hava harekatı
Türk Silahlı Kuvvetlerince, Irak'ın kuzeyindeki Zap ve Avaşin-Basyan bölgelerine ...
Dışişleri Bakanlığı'ndan flaş açıklama
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada "IKBY’de bugün düzenlenen ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
beşiktaş
şampiyonlar Ligi
İsrail
Almanya
Tayyip Erdoğan
İstanbul Başakşehir
sınav stresi
burçin terzioğlu
Murat Yıldırım