E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

TÜRKİYE SAVAŞA NE YAPABİLİR? İŞTE CEVABI...

Türkiye'ye Güney Osetya'daki savaşın durdurulması çabalarına destek için girişimlerde bulunması, yani arabuluculuk görevi üstlenmesi çağrıları yapılıyor. Türkiye "Ne konuda" arabuluculuk yapacak? Ne yapabilir? İşte bu sorunun yanıtı...

10.08.2008 - 16:29
TÜRKİYE SAVAŞA NE YAPABİLİR?

Erdal Şafak/Sabah

Türkiye ne yapabilir?
Türkiye'ye Güney Osetya'daki savaşın durdurulması çabalarına destek için girişimlerde bulunması, yani arabuluculuk görevi üstlenmesi çağrıları yapılıyor.
Türkiye "Ne konuda" arabuluculuk yapacak? Tarafları savaş öncesi duruma dönmeye razı etmeye mi? Güney Osetya sorununun barışçı yollardan çözümlenmesine mi?
Amaç ilkiyse zaten ateşkesle fiilen eski mevzilere dönülmüş olacak. Yok ikinciyse, Ankara'nın konumu bu tür bir girişim için hiç de uygun değil. Çünkü Türkiye doğru ve haklı olarak, Gürcistan'ın toprak bütünlüğüne destek veriyor. Bu da Güney Osetya ve Abhazya'daki ayrılıkçı hareketler bir yana, onların hukuki (Osetler ve Abhazlar'ın ezici çoğunluğu Rus vatandaşlığına geçti) ve fiili koruyucusu olan Rusya ile ters düşmesi anlamına geliyor. Oysa Kafkaslar'daki "Dondurulmuş ihtilaflar"ın hiçbiri Moskova'nın destek ve onayı olmadıkça çözülemez. Rusya ise hem Kafkaslar'ı "Arka bahçesi" gördüğü, hem de ABD'ye ve AB'ye Kosova'nın faturasını ödettirmeye kararlı olduğu için Gürcistan'ın toprak bütünlüğünü amaçlayan hiçbir çözüm planına geçit vermez.

Arşivlerdeki proje
Türkiye bize göre Gürcistan-Güney Osetya-Abhazya mayınlı arazisine girmek yerine, tüm Kafkaslar'ın mayınlardan temizlenmesini hedefleyecek bir proje geliştirmeli.
Yanlış söyledik; zaten hazır olan öyle bir projeyi arşivden çıkarıp yeniden uluslararası kamuoyunun gündemine getirmeli. Projeyi anlatmak veya hatırlatmak için 9 yıl öncesine gitmemiz gerekiyor.
18-19 Kasım 1999'da İstanbul'da yapılan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) zirvesinde Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, örgüt üyesi 54 ülkenin devlet ve hükümet başkanları ile toplantıya katılan BM, Avrupa Konseyi, AB gibi uluslararası örgütlerin temsilcilerine bir çağrıda bulundu: "Gelin, Kafkaslar için İstikrar Paktı kuralım."
Demirel önerisinin içini şöyle doldurdu: "Avrupa'nın iki sorunlu bölgesi var. Biri Balkanlar, diğeri Kafkaslar. Balkanlar'da barışı korumak için 30 devlet Saraybosna'da bir araya gelerek (Not: 30 Temmuz 1999'da) Güneydoğu Avrupa İstikrar Paktı imzaladılar. Bu, Avrupa'da barış için AB'den sonra atılmış en büyük adımdır. İkinci istikrar arayan bölge ise Kafkaslar'dır. Kafkasya'daki ihtilafların birer birer çözülmesi esastır ve önemlidir. Kafkaslar'da kimse yeniden nüfuz tesis etmemeli, bağımsız ülkeler kendi ayakları üzerinde durabilmeli ve bölgede barış ve istikrarın korunması esas hedef olmalı. Aradığımız barıştır, istikrardır. Bunun için dayanışma ve işbirliği lazımdır. Bu, kalkınma ve refaha giden en kestirme yoldur.
Teklifimiz şu: Aynen Balkanlar için yapıldığı gibi, Kafkaslar için de İstikrar Paktı yapılmalı. Bu pakt bir ülkenin damgasını taşımamalı. Kolektif barış bilincinin eseri olmalı. AGİT üyelerinin hepsinin yardımıyla ve aynen Balkan Paktı'nda olduğu gibi çok sayıdaki devletin katılımıyla gerçekleştirilmeli. Kafkaslar'da güvenlik, istikrar ve barış ile Kafkas halklarının refahı uluslararası teminat altına böyle alınabilir."

Koşullar daha uygun
Demirel, AGİT zirvesinde yaptığı çağrıyla yetinmedi. Çankaya'dan ayrıldığı güne kadar bölge liderleriyle (Eduard Şevardnadze, Haydar Aliyev), AB üyeleri devlet ve hükümet başkanlarıyla, ABD ve Rusya Federasyonu başkanlarıyla görüşmelerinde konunun takipçisi oldu. Dışişleri Bakanı merhum İsmail Cem de yoğun destek verdi.
Ama somut bir gelişme sağlanamadı. Kafkaslar'daki olaylar (Haydar Aliyev'in ölümü, Gül Devrimi ile Şevardnadze'nin devrilmesi), Rusya'daki büyük değişim (Boris Yeltsin'in yerine Vladimir Putin'in gelmesi), ABD ve AB'nin Balkan İstikrar Paktı'nın sonuçları görülmeden Kafkaslar için de aynı modelin uygulanmasına sıcak bakmamaları gibi nedenlerle.
Kafkas İstikrar Paktı'nı gerçekleştirmek için bugün koşullar o döneme göre çok daha elverişli. Üstelik Balkan İstikrar Paktı'nın sonuçları da (Yarınki yazımızda ele almayı düşünüyoruz) bir hayli cesaret verici.
Türkiye bu projeyi yeniden dünyanın gündemine sokmalı. O kadarla da yetinmemeli; Kafkas İstikrar Paktı'nın tartışılması için uluslararası konferans düzenlenmesine öncülük, hatta ev sahipliği yapmalı.
Diplomasideki ataklarıyla küresel oyuncu haline gelen Türkiye'ye de bu yakışır.

YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
Mennan Özdemir 3 Ağustos 2008 Pazar 

Bu sayının ne kadarı doğru bilemiyorum ama verdiğimiz şehitlerle aldığımız KELLELER karşılaştırılsa sınır ötesi hareketlerin fiyasko olduğu asıl kaybı içerde veriğimiz gözükür. Her şey normalleşti artık şehit cenazelerini kanıksadık. film gibi gözümüz yaşarmadan suratımız kızarmadan seyrediyoruz. bir sanatçı ölünce yalakalık olsun diye hastahane koridorlarında fink atıp salya sümük ağlayanlar şehitlerimizi görmezden geliyor. o tören senin bu tören benim dolaşan baş-bakanlarımız çehit cenazesine gitmiyor, baş sağlığı mesajı bile göndermiyor.emekli olunca spor yazarlığı yapacak olan!!!! Yaşar paşa artık umursamıyor.hepsi bizim kanımıza dokunuyor ama kimsenin yüzü kızarmıyor. Sayın Öcalan hala imralıdan KELLE alın mesajları gönderiyor.

Yorumu oyla      18      10  
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Emniyet Genel Müdürü Köksal: Gazeteciler İçin Özel Dinleme Yok…
Türk basınının lokomotif gazetelerine dahi röportaj vermeyen Emniyet Genel ...
Kızılay Başkanı Küçükali Turktime'a Konuştu: Veli Küçük'ün Kızılay’dan İhale Aldığını Sizden Öğrendim!
Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali'den Turktime'a çarpıcı açıklamalar: ...
Türköne Konuşuyor: Eşimle Aram Kötü Olursa, Ak Parti'ye Muhalefet Ediyorum… MİT İşe Yaramaz, İlhan Selçuk Faşist, Çatlı Arkadaşımdı... Türkeş Bana Komünist Derdi…
Zaman’dan başka gazetede yazmam… Çok yakında medya savaşı çıkacak… Milliyetçilik ...
 
Cem Uzan Turktime'a Konuştu: Beni Kesebilirsin, Öldüerbilirsin ama Bana İnananlara İhanet Ettiremezsin!!!
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan Türk Basınında evinin kapılarını ilk ...
MENDERES TURKTİME'A KONUŞTU! : “AĞAR, DEMOKRASİNİN YANINDAN BİLE GEÇMEMİŞTİR!”
Sağ siyasetin patent sahibi ve DP’nin biyolojik ve siyasi varisi Aydın ...
BAŞÖRTÜSÜ ÖZ DEĞİL, SEMBOLDÜR!
(TURKTİME-ERSİN TOKGÖZ) 5 bini aşkın üyesi ile Türkiye’nin ...
 
Emin Çölaşan Turktime'a Konuştu
(ÖZEL-TURKTİME) Türk basının usta kalemi, Hürriyet Gazetesi yazarı Emin ...
AKP- MHP arasındaki Gizli Anlaşma
Veli Küçük'le Gülay Kömürcü arasında geçen telefon kayıtlarında şok iddialar ...
Türk Gazeteciler Ölümden Döndü
Güney Osetya'nın başkenti Tshinvali'ye giren basın aracına Osetyalı askerleri ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
Suudi Arabistan
moskova
Netanyahu
Kuzey Kore
Chelsea
Endonezya
Ezgi Mola
Mehmet Şimşek
bodrum