E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Sosyal medya ruh sağlığını bozuyor mu? 

Psikiyatri Uzmanı Dr. Mahir Yeşildal, sosyal medya bağımlılığı ve dijital detoks hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

25.06.2019 - 21:46
Sosyal medya ruh sağlığını bozuyor mu?

 

Özellikle son yıllarda dijital teknolojinin ilerlemesi ile televizyondan radyoya, bilgisayardan navigasyona, alışverişten restoran seçimine kadar birçok şeyin cep telefonuna sığdırılması, hayatı çok kolaylaştırdı. Ancak bu kolaylığın bağımlılığa dönüşmesi, birey ve toplumlarda ruhsal ve bedensel sorunları da beraberinde getiriyor. Psikiyatri Uzmanı Dr. Mahir Yeşildal, sosyal medya bağımlılığı ve dijital detoks hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. 

 

Malumunuz insanlar sabah uyandıklarında ilk iş telefonlarına bakıyorlar. Uyumadan önce son yaptıkları şey, telefonlarına bakmak, gece su içmek için uyandıklarında cep telefonlarına bakıyorlar. Tuvalete gittiklerinde, cep telefonları ile gidiyorlar. Alışveriş merkezleri, kafeler, yolda kırmızı ışıkta, trafikte bekleyenler, sürücüler, yolda yürüyenler… Herkes hafif kambur halde önündeki ekrana bakarak yürüyor. Burada nasıl bir komplikasyondan söz ediyoruz? İki tip insan modeli, bu dönüşüm ile birlikte çok fazla arttı.

 

İsmi ‘sosyal medya’ olan uygulamalar, asosyal insan yetiştirmeye başladı.Kişinin aslında hiç arkadaşı, dostu yok. Birlikte dışarıda yemek yediği, beraber maça gittiği, konsere gittiği kimse yok. Ama sosyal medyada ‘arkadaşları var’. Bu bir asosyalleşmeye neden oluyor.

 

Geriye doğru bir evrimleşme sürecini başlatabiliriz. Çünkü insan ilişkisi, özellikle ayna nöronlar üzerinden gelişen ve gerçekleşen bir şeydir. İnsan evriminin temelinde de bu vardır. Bu böyle devam ederse, biz ayna nöronlarımızı kaybedip, geriye doğru bir evrimleşme sürecini başlatacağız gibi geliyor.

 

Bir diğer insan tipi de narsist insan tipi. Ne yapıyor bu kişiler? Bir defa aynı yerde 10-20 tane fotoğraf çekip, onlar içerisindeki en güzel fotoğrafı paylaşıyor. Akşamı bir kahvaltı ile geçiştirmiş olabilir; ama güzel bir yemek yiyorsa, onu mutlaka çekip sosyal medyada arkadaşlarıyla paylaşıyor. Normalde aslında evden çıkmıyor, herhangi bir yere gitmiyor; ama diyelim ki rast gele boğazdan geçerken bir selfie paylaşıyor. Böylece sürekli bir beğenilme, like’lanma sayısını artırmaya çalışıyor ve hatta ilker narsisizmi besleyen bir tablo; dolayısı ilenarsist ve yapayalnız insanlar ortaya çıkıyor.

 

Bir de bunları takip eden bir üçüncü grup var. Onlar da ‘Bu arkadaşlar ne güzel yerlere gidiyorlar, ne güzel yemekler yiyorlar, ne güzel kız arkadaşları-erkek arkadaşları var. Bak benim hiçbir şeyim yok’ deyip depresyona giren kişiler. Sosyal medya ve dijital teknolojilerden uzak durmayı becerebilmemiz gerekiyor. Çünkü buradaki her bildirimle birlikte beyinde bir dopamin salgılanması ortaya çıkıyor.

 

Dopamin, bizim beynimizin temel nörotransmitterlerinden biri. Ama uygun şekilde salgılanmasını sağlayamazsak, bağımlılıklardan davranış sorunlarına kadar pek çok problemi beraberinde getirebiliyor. Kişi bir fotoğraf paylaşıyor, aldığı her like ile bununla ilgili bildirimler de açıksa, o dopamin salgısını küçük küçük beslemiş oluyor. Bu, bir yerden sonra haz eşiğini düşürüyor ve tıpkı alkol ya da uyuşturucu madde bağımlılığında olduğu gibi, bir bağımlılık döngüsü ortaya çıkıyor. Bu döngüyü, bir yerden kırmamız gerekiyor. Sosyal medya, alkol ya da uyuşturucu maddeler gibi bir bağımlılık nesnesi değildir; ancak bu potansiyeli içinde barındırmaktadır. Dolayısı ile düzgün kullanmamız gerekiyor.

 

Doğru kullanım nasıl olmalı?

* Herkes çalar saat alsın ve çalar saatlerini kurup, onunla uyanmayı öğrensinler. Çalar saatle uyanmayı öğrenmemiz ve bizim birkaç adım geriye gitmemiz gerekiyor.

* Kişi çok acil bir iş yapmıyorsa, o durumlar haricinde cep telefonu mutlaka yatak odasının dışında olmalı. Çünkü uyumadan önce mavi ışığa maruz kalmak da melatonin salgısını baskılayıp, uyku kalitesini çok ciddi anlamda bozuyor.

* Saate ekrandan değil, kol saatinden bakma alışkanlığımızı geri kazanmamız gerekiyor. Neden? Çünkü saate bakmak için telefonu elimize aldığımızda, orada sosyal medya bildirimlerini görüp, hemen sosyal medyayı açıyoruz. Buna engel olmak adına kol saati alabilirsiniz.

 

* Tuvalete cep telefonu ile gitme alışkanlığından vazgeçmek gerekiyor. Hem hijyenik değil, hem de orası dizi izleme yeri değil. Tuvalete cep telefonunu götürmemek gerekiyor.

* Eve gelindiği zaman, 7’den 70’e herkes cep telefonlarının bütün bildirimleri kapatabilir. Ortak alanda telefonların bir arada olması çok önemli. Neden önemli? Bugün boşanmaların önemli sebeplerinden biri sosyal medya uygulamaları.

* Ayın ya da haftanın belli günlerinde bütün sosyal medya uygulamalarınızı, hatta mümkünse, cep telefonunuzu kapatabilirsiniz.

 

Evde oturuyorsunuz, cep telefonunuz masada ne yapacaksınız? Eşinize, çocuğunuza gününün nasıl geçtiğini soracaksınız. Dolayısı ile bu aile içi ilişkileri artıracak. Ya da arkadaşınızla oturuyorsunuz, cep telefonları masada, elinizde değil. Onunla sohbet edeceksiniz. Beyin 3 hafta ile 6 ay arasındaki bir sürede bazı şeylere alışıyor. 21 günlük sosyal medya detoksu yapmak çok pratik olmayabilir; ama pazar günleri, cumartesi akşamdan kapatıp pazartesi sabahına kadar telefonlarınızın kapalı olmasının size ve günlük yaşantınıza çok büyük katkıları olacaktır.

 

Bir öğrencinin akademik başarısını etkileyen en önemli faktör, eskiden arkadaş çevresiyken, şimdi sosyal medyada geçirdiği vakit. 2-3 yaşındaki bir çocuğun teknoloji ile çok haşır neşir olması, kendi istediği çizgi filmi açıp izlemesi, o çocuğun zeki olduğunu göstermez. Bilakis, o çocuğun ilgisiz kaldığını, ihmal edildiğini gösterir ve çocukken ihmal edilen çocukların büyüdükleri zaman pek çok psikiyatrik problemle karşı karşıya kaldıklarını biliyoruz.(sözcü) 

ETİKETLER:
sosyal medya , ruh sağlığı ,
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.

Bu haber henüz yorumlanmamış...

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Kırışıklıklara karşı 4 tüyo!
Kırışıklıkların oluşmasında bir çok etkili faktör var ama birçok kişinin ...
Erik yedikten sonra mutlaka bunları yapın
Ekşi ve şekerli yiyecekler ile gazlı içecekleri tükettikten sonra sakın ...
Dünya nüfusu hızla zehirleniyor
Birleşmiş Milletlerce (BM) belirlenen 26 Haziran Dünya Uyuşturucu Kullanımı ...
 
Klimalarda, "şoför hastalığı" riski
Prof. Dr. Mustafa Bozbuğa, yüz felci riskini önlemek için araçta yolculuğa ...
Omurga sağlığını korumanın yolları
Anadolu Sağlık Merkezi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı, Kayropraktist ...
Beyin Kanamasının 10 Belirtisine Dikkat
Memorial Diyarbakır Hastanesi Nöroloji Bölümü'nden Uz. Dr. Rodi Sarı Polat, ...
 
Genç kalmanın sırrı bundan geçiyor!
Uzmanlar genç kalmanın sırrının damarlardan geçtiğini söyledi. Doğumla ...
Banyo lifi kullanırken dikkat!
Dermatologlar, duş alırken kullanılan banyo liflerinin sanıldığın aksine ...
Susuz kalmak erken doğum nedeni
Uzmanlara göre aşırı sıcak hava vücutta su ve tuz kaybına neden olduğu ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
rusya
Gençlerbirliği
Haber
döviz
Almanya
big ben
voleybol
Abdullah Ercan
bodrum