Saldırı sonrası belediye harekete geçti 

Dünyacı ünlü gastronomi uzmanı Vedat Milor, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda iş için gittiği Burgazada'da saldırıya uğradığını duyurdu. Milor, Twitter hesabında başından geçenleri aktararak gereğinin yapılması için İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Adalar Belediyesi'nin hesaplarını da paylaşımına etiketledi. Milor'un bu paylaşımının ardından İBB harekete geçti.

BELEDİYE BAŞKANI BİZZAT ARADI

Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül yaşanan olayın ardından Vedat Milor'e telefonla ulaştığını ve üzüntülerini ilettiğini söyledi. Gül, açıklamasında şunları söyledi: "Sayın Vedat Bey aradım, geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Çok üzüldüğümü söyledim. Perşembe günü kendisini ziyaret edeceğim. Bu işgaller tüm Türkiye'de ve adalarda yaşanıyor. Biz zabıtayla çizgi çiziyoruz insanların orada rahat yürüyebilmesi için. Buna rağmen o işgaller sürüyor. Burada yaya kültürünü geliştirmemiz gerekir. Biz de orayı yaşanmaz hale getirirsek adanın anlamı olmaz.

"GEREKLİ YAPTIRIMLAR YAPILDI, CEZALAR KESİLDİ"

Vedat Bey'in yaşadığı olay büyük bir sıkıntı. Ben Belediye Meclisi Üyemiz Fatma Hanım'la da görüştüm. Çok üzgün. Olmaması gereken bir olay. Gerekli yaptırımlar yapıldı, cezalar uygulandı. Daha tatsız şeyler de olabilir. Bundan sonra bunlara da izin vermeyeceğiz" dedi. İBB Beyaz Masa Twitter hesabından ise Milor'un paylaşıma cevap gecikmedi. Yapılan açıklamada "Yaşamış olduğunuz üzücü olay ile ilgili gerekli incelemeyi bir an önce başlatabilmek adına iletişim bilgilerinizi paylaşınız" denildi.

"BENİ DENİZE DOĞRU İTTİ"

Vedat Milor başına gelen olayı şöyle anlattı: Burgazada'da başımdan çok tatsız bir olay geçti. Detaylı paylaşmak istiyorum çünkü bu sorun farklı şekillerde karşımıza çıkıyor. Ada'da rıhtıma yakın restoranlar Belediye'nin çizdiği sınırları ihlal edip masalarıyla neredeyse geçecek yer bırakmıyor.Bazı restoranlar fazladan bir masa daha koyup yürümeyi imkansız hale getiriyorlar. Restoranın önünden geçerken benzer bir sorun vardı ve ben de ilgili bir çalışanı ikaz ettim. Ancak çalışan "sana ne lan, fazla konuşma" diyerek beni denize doğru itti. Düşmeme ramak kaldı.