Faruk Bildirici, dehşet anlarının en yakın tanığı olarak, üzüntü ve acıyla yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Sabah saat 10.00 civarında Sıhhiye’de yapılacak Emek Barış ve Demokrasi mitingi öncesinde Ankara Garı’nın önünde Türkiye’nin her yerinden gelen kortejlerin hazırlıkları yapılıyordu. Herkes pankartlarını hazırlıyor, yürüyüş düzenini alıyordu. Ortada polis yoktu. İki trafik polisi aracı Gar’ın önündeki iki noktada bekliyordu. Alana gelirken de hiçbir arama yapılmadı. Önlem için polis de yoktu.
İki patlama art arda
Saat onu geçerken, Gar’ın önündeki yolda iki patlama oldu. İlk patlamadan 10-15 saniye gibi kısa süre sonra ikinci patlama oldu. Ben, tam garın önünde taksi durağının oradaydım. Gazeteci arkadaşlarla sohbet ediyorduk. Birinci patlamada ne olduğunu algılayamadan, ikinci patlama oldu. İnsanlar bağırmaya, kaçışmaya ve yere yetmeye başladı. Biz de yere yattık ve çevremizdekilere ‘yere yatmalarını sakin olmalarını’ anlatmaya çalıştık.
Ayağa kalktığımızda etrafımıza baktığımızda Gar’ın kapısının önünü kadar gelen insan bedeni parçaları gördüm. Ayağa kalktım. Herkes birbirine yardım etmeye çalışıyordu. Garın önündeki trafik ışıklarının olduğu büyük olasılıkla patlamanın gerçekleştiği yere doğru gittiğimizde çok sayıda insanın hareketsiz yattığını gördüm.
Çığlıklar ve yardım sesleri
Patlama iki trafik ışığının arasında insanların yoğun olarak olduğu bölgede gerçekleşmişti. Trafik ışıklarının olduğu yerde çok sayıda yaralı insan vardı. Bir kısmı tamamen hareketsiz yatıyordu. İnsanlar bir yandan çığlıklar atıyor, bir yandan yardım talep ediyor, biri yandan yaralılara yardım etmeye çalışıyordu. Bir kısmı ise tepkilerini dile getiriyordu. (Hürriyet)
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...