İrlandalı turistten kötü haber! 

Gençliğinde boksla ilgilenen Kuveyt asıllı İrlandalı turist Mohammed Fadel Dobbousi’nin Aksaray’da 15 esnafı dövdüğü görüntüler başta Türkiye ve Büyük Britanya olmak üzere tüm dünyada gündeme oturmuştu. Dobbousi’nin yumruğundan payını alan esnaflardan birinin iki dişi kırılmış, İrlandalı turistin ise kolu kırılmıştı. Ülkesine dönmek için alçının alınmasını bekleyen Dobbousi’yle ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Dobbousi’yle söyleşi yapmak için arayan Habertürk muhabiri Kübra Par, İrlandalı turistin kafasında kırık olduğunu öğrendi.

Kübra Par, Dobbousi’nin sağlık durumuyla ilgili şunları yazdı:

İRLANDALI BOKSÖR HASTANELİK OLDU

İrlandalı turist Mohammed Fadel Dabbous ile dün röportaj yapmak üzere sözleştik fakat kendisi acilen hastaneye yattığı için buluşamadık. Durumunu sormak için avukatı Gökhan Cindemir’i aradım. Gökhan Bey de durumu teyit etti ve Dabbous’un başından aldığı darbe nedeniyle kafatasında kırık olduğunu, durumun yeni fark edildiğini söyledi. “Bir haftadır başındaki kırıkla dolaşıyormuş, fark etmemişler. Sabah çok acı çekiyordu, hastaneye gitti. Ameliyata alınması gerektiğini söylediler. Şu an anestezi altında yatıyor” dedi.

 DÜKKÂNDA SOPANIN NE İŞİ VAR?

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konferedasyonu (TESK)  Başkanı Bendevi Palandöken’le  de görüşen Kübra Par, şöyle yazdı:

"TESK Başkanı Bendevi Palandöken’le görüşmeye gittiğimde, İrlandalı turist Mohammed Fadel Dabbous ile konuşuyordu. Çok üzgün olduğunu, meslektaşları ve Türk halkı adına özür dilediğini söyledi. Palandöken, Dabbous’a “Bugüne kadar böyle bir olay ilk kez başımıza geldi. Size saldıran dükkân sahibi kaydına rastlamadık, gerçek bir esnaf değilmiş. Bu hadisenin ülkemizde yaşanmasından dolayı sizden özür diliyoruz. Ailenizle birlikte sizi Ankara’da ağırlamak isteriz” dedi. Doubbus’un cevabı ise sitem doluydu: “Bir dükkânda sopanın ne işi olur? Ben dükkâna girdim, ormana değil. O gün içkili değildim. Zaten hiçbir zaman içmem. Sadece su almak istemiştim. Yaşanan olay dükkân sahibini bağlar. Bu Türkiye’ye üçüncü gelişim. Türkleri seviyorum, onlarla bir sorunum yok.”