Enes Kanter nasıl FETÖ'cü oldu 

FETÖ firarisi Enes Kaner'in babası Mehmet Kanter, mahkemeye çıktı. Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanık Mehmet Kanter ve avukatı katıldı. Sanık Kanter, duruşmadaki ifadesinde, Trakya ve İstanbul Medeniyet üniversitelerinde görev yaptığını, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi ile hiçbir ilgisinin olmadığı yönünde savunma yaptı.

"FETÖ'DEN UZAKLAŞTIRMAK İSTİYORUM"

FETÖ ile bağlantısının olmadığını, oğlu Enes Kanter'in rahatsızlığında ise FETÖ mensuplarının hastanede oğlunu ziyaret ettiklerini anlatan Mehmet Kanter, savunmasına, "Suçlamaları kabul etmiyorum. Enes, NBA'ye seçildiğinde çok mutluluk yaşadım. 2013 yılında oğlumun omzu çıktığında FETÖ mensupları onun yanına gitmiş. Hastanede çorba vermiş ve ilgilenmişler. Sonra ona demişler ki 'senin burada kimsen yok biz sana sahip çıkarız.'" sözleriyle devam etti. Adli kontrol şartı kapsamında bulunan yurt dışı yasağının kaldırılmasını talep eden Mehmet Kanter, talebinin uygun görülmesi halinde oğlu Enes Kanter ile görüşüp, onu FETÖ'den uzaklaştırmak istediğini vurguladı.

"OĞLUM DIŞINDA BENİ BU ÖRGÜTLE İLİŞKİLENDİREBİLECEK BAŞKA BİR DURUM YOK"

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesine yüksek lisans öğrencisi olarak kabul edilen kişileri tanımadığını iddia eden Kanter, şunları söyledi: "Benim Tekirdağ'la hiçbir ilişkim yok. Medeniyet Üniversitesi ile Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi birlikte yüksek lisans programı yapmaktaydılar. Ben de bu çerçevede jüri başkanlığı yaptım.Sonra da üniversiteme geri dönüş yaptım.Ne genel sekreteri tanırım ne de rektörü tanırım. Yüksek lisansa alınan öğrencileri de tanımıyorum. Oğlumun dışında beni bu örgütle ilişkilendirecek başka hiçbir durumum yok. Bunlarla hiçbir bağlantım yok.Ben kendi halinde çalışmalarını yapan bir akademisyenim. Çalıştığım Trakya Üniversitesinde her yıl birincilik ödülü aldım. Yaptığım çalışmalar ortada. Neredeyse Aziz Sancar'la kafa kafaya yarışacak seviyede bir akademisyenim.Yurt dışı yasağımın kalkmasını talep ediyorum. Eğer yasağım kalkarsa her ne kadar reddetsem de gider oğlum Enes ile görüşür, onu bu bataklıktan çıkarırım."