İşte Bülent Kuşoğlu'nun o açıklamaları...
Yaklaşık bir buçuk ay önce sizlerle bir basın toplantısı yapmış, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’a Bakanlığı’na bağlı TKİ Genel Müdürlüğü’nde en az 4 milyar liralık usulsüzlük ve yolsuzluk olduğunu bir mektupla bildirdiğimi açıklamıştım. Hatırlayacaksınız belgelere dayalı iddiam; Soma’daki facianın yaşandığı kömür madeninin de dahil olduğu 2 firmaya ihalesiz ve yönetim kurulu kararı olmaksızın en az 4 milyar liralık iş verildiği şeklinde idi. Yani 2 milyar ABD dolarından bahsediyorum. Bu meblağ dünyanın her yerinde çok büyük bir paradır.
Değerli arkadaşlar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’a yazdığım 9 sayfalık mektubu bilgi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’e, Plan ve Bütçe Komisyonu, KİT Komisyonu Başkan ve üyeleri ile Sayıştay Başkanı’na da gönderdiğimi belirtmiştim.
Mektubun gereğini yapacak olan Enerji Bakanı Yıldız, daha önce iddialarımı kabul etmesine ve aradan bir buçuk ay geçmesine rağmen, çok ilginçtir bugüne kadar olumlu veya olumsuz bir işlem yaptığını duyurmadı.
301 kişinin öldüğü son yılların en büyük facialarından birinin yaşandığı madende bir de çok büyük bir yolsuzluk iddiası olacak ve ilgili bakan, yolsuzluk iddialarını reddetmediği halde soruşturma yapmayacak, yaptırmayacak, ilgililere işten el çektirmeyecek, işlem yapmayacak. Bu ne anlama gelir?
Bir de yolsuzluk iddiası olan Kurumun Genel Müdürü’nün “Bakan beni almaz. Akıllı adamdır” dediği rivayet ediliyor ise nasıl düşünürsünüz?
Hatta bir de 301 kişinin öldüğü maden faciasını soruşturan Savcılık, TKİ’yi de suçlu bulmuş, Genel Müdür ve bazı bürokratlar için soruşturma izni istemiş ama bakan izin vermemiş deniyor ise ne düşünürsünüz?
Hatta, “TKİ’nin MTA’dan aldığı 3 yeni kömür madeni sahasını istediği yerlere pazarlatmadan Genel Müdürü Bakan almaz” dedikodusu yaygın ise ne düşünürsünüz?
Düşünebiliyor musunuz, bir Bakan muhalefet tarafından ortaya konan kendisinin de yazılı ve sözlü soru önergelerine verdiği cevaplarla zımnen kabul ettiği yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarının gereğini yapamıyor…
Düşünebiliyor musunuz, 301 kişinin öldüğü facianın idari ve siyasi sorumlusu yok…
Garip değil mi bu durum?
Bugün de 18 mağdurun olduğu bir kömür madeni kazası var. Bakan Taner Yıldız, maden şirketini suçluyor ve eleştiriyor. Halbuki 301 ölümlü facianın şirketine toz kondurmamıştı. Facianın öncesinde de sonrasında da…
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik 301 ölümlü faciaya kazanç hırsının sebep olduğunu söylemişti. Ben de Soma’da 4 milyarlık yolsuzluğa neden olan şirketlerdeki aşırı karlılığı rakamlarla ortaya koymuştum. Bakan Çelik Ermenek’te meydana gelen kazada da aynı şekilde aşırı kazanma hırsının olduğunu söylüyor… Yani bu şirketlerle sözleşme yapan TKİ’nin üretim denetimi yapmadığını, bilakis onları aşırı üretim ve kazanca teşvik ettiğini söylüyor ve dolaylı olarak Enerji Bakanı’nı suçluyor.
Değerli Arkadaşlar,
Tüm bu olgu ve algılar karşısında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve TKİ’nin konudan sorumlu bürokratları hakkında bir şeyler yapmamın şart olduğu kanaatine ulaşarak ilgili bürokratlar hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunuyorum.
Bakan Taner Yıldız’ın ise istifasını bekliyorum. Cumhuriyet tarihinde hiçbir bakanın istifası bu kadar açık bir şekilde gerekli olmamıştır sanırım.
Bu ortaya koyduğum ilk dosyadır. Yakında aynı Kurumdaki başka yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarını da gündeme taşıyacağım.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...