BAŞBAKAN Ahmet Davutoğlu, New York dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gündemin en sıcak gelişmelerinden Rusya operasyonuna değinen Davutoğlu, sorulara şun yanıtları verdi:Rusya bu savaşın içindeydi, yeni giriyor değil. Tartus’a Lazkiye’ye giden gemiler Suriye rejimine destek için gidiyordu. Rejime destek iki yerden geldi. İnsan unsuru İran’dan, silahları Rusya’dan geldi. Bu gizli saklı bir durum değildi, ABD uçakları DAEŞ mevzilerine müdahalede bulunuyor. DAEŞ ile mücadele uluslararası bir mutabakat var zaten. Rusya’nın bu çatışmalarda ilk günkü bilançosu çok kaygı verici. Yaptıkları harekat tamamıyla ılımlı Özgür Suriye Ordusu mevzilerine yapılmış bir harekattır. Bu açık bir şekilde çökmekte olan Suriye rejimine destek anlamına geliyor. İran karadan Rusya havadan destek sağlıyor. Şimdi baktığımızda fiilen Rusya müdahale etmiş oluyor. Bu doğru bir tutum değil. DAEŞ'e karşı mücadele zaten sürüyor. Ilımlı muhalefeti yok etmek için yapılan askeri operasyonların fayda getireceği kanaatinde değilim.
TEDBİRİMİZİ ALIRIZ
Rusya ile temas kanallarımız açık. Türkiye’yi rahatsız edecek bir eylem içine gireceklerini düşünmüyorum. Askeri operasyonları hakkında doğru bir bildirimde bulundular ama tam nereye müdahalede bulunacaklarını bildirmediler. Rusya’nın vurduğu hedefler tam da DAEŞ’in işine yarayan hedefler oldu. Irak’tan olduğu gibi Suriye’den de Türkiye sınırına bir sızma olursa gerekeni yaparız. Kim Türkiye’nin ulusal güvenliğini tehdit etmeye kalkarsa gerekli cevabı alır. Türkiye’ye dönük olarak doğrudan bir girişim olursa gerekli tedbirleri alırız.
Terör örgütü istediğini yapamıyor
Kararlılığımız kesin, terörle mücadele konusundaki hedeflere ulaşana kadar operasyonlar sürecek. Şehit haberleri üzerinden kimse provokasyona kalkışmasın. Şehit haberleri bizim yüreğimizi dağlıyor. Seçim bizim için istikrar açısından önemli fakat aynı şekilde kamu düzeninin ve güvenliğin sağlanması da bizim için son derece önemlidir. Silahlı unsurlar Türkiye’yi terk edene kadar bu mücadele sürer. Şu ana kadar elde edilen netice son derece başarılıdır. Ben ‘beli kırılmıştır’ dediğimde birileri yanlış anlamayı tercih etti. Bitmiş anlamına gelmedi ama beli büküldü. Beli bükülmesinin anlamı planladıkları şeyleri yapamaz hale gelmiş olmalarıdır.
Gerilimi düşürmek herkesin görevi
Ahmet Hakan'ın saldırıya uğramasıyla ilgili soru üzerine de Davutoğlu şu yanıtı verdi: Kim ne gerekçeyle yaparsa yapsın hiçbir şekilde şiddeti onaylamak mümkün değil. Hele gazetecilere dönük olarak yapılan her türlü eylemi kınarım ve doğru görmem. (Star Medya Yönetim Kurulu Başkanı Murat Sancak, Akit ve Hürriyet gazetelerine saldırılarla ilgili) Türkiye bir hukuk devleti. Yapılan iş suçsa yapan kişi kim olursa olsun suçtur. Gerilimleri düşünmek herkesin ortak görevidir.
Whatsapp'la daha kolay
7 Haziran'dan sonraki kullandığımız üslupta, politikalarda hep bu gerilimi düşürme çabası var. Son olarak aday tanıtım programımızda çağrıda bulundum. Gelin hep beraber siyasi nezaket kuralları içerisinde rekabet edelim vs. tekliflerinde bulundum. Bir tek CHP’den mektup geldiği rivayeti var ama mektup nerede biz de bilmiyoruz. Bize gelen bir şey yok. Mektup yerine WhatsApp'la haberleşsek daha kolay olacak. (Seçim güvenliği konusunda) Ne karar alınırsa, YSK ’da bir hukuk makamıdır, bir siyasi makam değildir. O, o şekilde uygun görüyorsa bizden bağımsız olarak, biz de gereğini yaparız.
akşam
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...