- DİKKATE ALMAYACAĞIZ: Biz 10 Temmuz’daki olağanüstü büyük kurultayla hem tüzüğümüzü değiştirecek, hem de seçim yapacağız. Bunun dışında hiçbir kurultay tarihini tanımıyoruz. 19 Haziran gününü açıklayıp kaos imalatı yapan, MHP’yi paralel hesaplarla ele geçirmeyi planlayanlara da asla, hiçbir şart altında itibar etmeyeceğiz, izin vermeyeceğiz, dikkate almayacağız.
- ADALET ÖLDÜ: Yargıtay 18. Hukuk Dairesi olağanüstü kurultay konusunda adaletsizliği teyit etmiş, haksızlığa ve yandaşlığa imza atmıştır. Rize’de çay toplayıp Kırşehir’de defalarca devlet başkanı diye tarif ettiği Sayın Erdoğan’ı hararetle alkışlayan bir hukukçu mantığının yönettiği bir kurumdan başka bir sonuç da zaten beklenemezdi. Yargıtay’ın Sayın Başkanı çayı topladığına göre herhalde demini almasını bekleyecek, siyasi cirit oynarken giydiği yandaş ceketi üzerine tam gelecektir. Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay’ın muhterem başkanlarının böyle bir hassasiyet ve meselesi olmadığını da ibretle takip ediyoruz. Ve diyorum ki, adaletin kalan izleri de Rize’de çay tarlasında silinmiş, Kırşehir’de hakkın rahmetine kavuşmuştur.
- 180 DERECE DÖNÜŞ YAPTI: Artık terörün iğrenç tesirinden hiç kimse muaf ve uzak değildir. Türk Vatanın bir yöresi resmen bıçak altına yatırılmış, bölünme ameliyatına alınmıştır. Teröristler Türkiye’ye kefen biçer, bir bakarsanız Davutoğlu gider, bir bakarsınız Yıldırım gibi vesayet gelir. Sayın Erdoğan, geçenlerde Diyarbakır’da diyor ki: ‘Terör örgütü silahları gömecek, başka yolu yok. Silahı, bombayı gömerler, koordinatları verirler, sonra gelip parlamentoda siyaset yaparlar’. İşte bu sözler vatan ve Türkiye düşmanlarına yaldızlı davetiyedir. Anlaşılan yeni bir müzakere sayfası ya açıldı ya da açılmak üzeredir.
Biz Sayın Erdoğan’ın son zamanlardaki duruş ve konuşmalarından oldukça ümitlenmiş, milli çizgiye geldiğine ve yanlıştan döndüğüne inanmıştık. Ancak Sayın Erdoğan eğer sürç-ü lisan etmediyse eski haline, tekrar 180 derece dönüş yapmıştır. Çıkardığımız ilk sonuç gizli ve dar bir kadronun içinde bulunduğu malum görüşme ve müzakere trafiğinin gün be gün AKP ile PKK arasında mesafe aldığı yönündedir.
- SONU DİKTATÖRLÜK: Türk siyaset ve demokrasisi fırtınalı bir denizde, dev dalgaların ortasında, bozuk pusula, kırık dümenle yol almaya çalışmaktadır. Fakat Sayın Yıldırım’ın gündemi Cumhurbaşkanı’na ayarlanmış, adeta çivilenmiştir. Yeni hükümetin siyasi gündeminde yalnızca Sayın Erdoğan’ı nasıl başkan yaparız hedefi vardır. Parlamenter sistemle büyüyüp palazlananlar, şimdi kalkmış inkarcılıktan ve imhadan medet umuyor. Hedeflenen başkanlık değil, başkancı sistemdir. Ve sonu da diktatörlüktür. Başkanlık dayatması, yeni bir sistem zorlaması ters tepecek, alayını perişan edecektir.
milliyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...