İşte Rahmi Turan'ın Sözcü Gazetesi'ndeki o yazısı...
Şu muhalefete şaşırıyorum!
Konuşmaktan, iktidara çatmaktan, Başbakan ne derse onun tersini söylemekten başka yaptıkları yok!
Muhalefet anlayışları böyle…
Biraz akıllı olun be birader! Geleceğe yönelik planlar yapın, yeni fikirler, yeni projeler üretin, bunları halka anlatın…
Karşınızda, ülkeye zarar verdiğini söylediğiniz bir iktidar var. Onu alaşağı etmek için güç birliği yapın!
* * * *
Aklın yolu bir!
Önce ortak hasmınızı devirin ki, önünüz açılsın, aranızdaki kozu sonra paylaşın!
Birlikten kuvvet doğar!
“Bir elin nesi var, iki elin sesi var!” eski bir özdeyiştir. Hayatın gerçeğini özetler.
Fakat sizin, sandıkta iktidarı devirmek gibi bir düşünceniz yok. “Parti içinde nasıl koltuk kaparım?” anlayışı daha hâkim…
Bu durumda, iktidarı yıkamazsınız tabii ki…
* * * *
CHP de, MHP de, “Biz ayrı partileriz. Seçmen tabanımız farklı. Biz işbirliği yapmayız!” diye diretiyor.
Direttikçe de AKP’den dayağı yiyorlar!
Bu kafayla daha çook seçim kaybederler!
Anlaşılan, onların amacı iktidara gelmek değil, sonsuza kadar muhalefette kalmak!
Ezelî ve ebedî muhaliflerdir onlar… İktidara gelmekten ürküyorlar sanki!
AKP’nin en büyük şansı bu… Boş alanda at koşturuyor!
Başbakan Erdoğan, onlara ödül verse yeridir!
Güç birliği yok, yine dayak yiyecekler!
Şimdi önümüzde Cumhurbaşkanlığı seçimi, var!
10 Ağustos günü millet sandık başına gidip, Türkiye Cumhuriyeti’nin 12’nci, Cumhurbaşkanı’nı seçecek.
AKP’nin adayı belli: Tayyip Erdoğan. (Abdullah Gül’ün Erdoğan’a rakip olabileceğini hiç sanmıyorum!)
İktidar kanadı böyle…
Peki, muhalefetin adayı ya da adayları kim?
Ortada böyle biri ya da birileri, yok!
İki muhalefet partisi de rehavet içinde!
* * * *
Oysa seçime sadece 107 gün kaldı. Yaklaşık 3 buçuk ay…
Zaman hızla kısalıyor!
CHP “Biz kendi adayımızı çıkaracağız!” diye açıklama yaptı.
MHP de “Adayımızı yakında açıklayacağız!” diyor.
Yani güç birliği yok!
Aferin size!
Sürekli seçim dayağı yiyorsunuz ama yine de dayaktan bıkmıyorsunuz!
Bu iki parti, zahmet edip hiç aday çıkartmasa da olur!
“Lâf olsun, torba dolsun!” misali birer aday çıkartacaklar, sonra da aylarca “Neden kaybettik?” diye tartışacaklar!
Ne diyelim?
Bu çağda bu zekâ, akıllara seza!
“Göstermelik adaylarla olmaz!”
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Metin Feyzioğlu da, hâlâ bir “Cumhurbaşkanı adayı” çıkaramayan muhalefeti şöyle eleştiriyor:
“Muhalefet partileri bir aday belirlemekte fevkalâde geç kaldılar. Bunun, iktidarı alternatifsiz bırakarak toplumda umutsuzluğa sebebiyet verdiğini ifade ederim!
Biliyorum, Cumhurbaşkanlığı için adım geçiyor. Ve bundan çok da mutlu oluyorum. Niçin mutluyum? Çünkü tüm Türkiye’yi kucaklayan söylemleri geliştirebilmişiz. Biz, kutuplaştıran bir dil kullanmıyoruz. Her zaman demokrasiyi, adaleti, hukukun üstünlüğünü konuşuyoruz. Bu nedenle adımın geçtiğini düşünüyorum. Benim adaylık talebim olmaz!
Alternatifi olmayan bir iktidar varsa o despotlaşır!
Muhalefetin aylar öncesinden, belki de yıllar öncesinden adaylarını hazırlamış olmaları gerekirdi. Son anda, göstermelik, usulen çıkarılan isimlerle herhangi bir gerçekçi adaylık söz konusu olmaz!”
* * * *
Prof. Metin Feyzioğlu haklıdır.
Muhalefet partileri, ne yazık ki hâlâ, ya uykuda, ya da parti içi çekişmeler halinde…
Bu da, toplumun aydın kesiminde umutsuzluk yaratıyor!
Rahmi Turan'ın yazısının devamı için TIKLAYIN...
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...