Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Suriye'den şu an itibariyle 8 ayrı giriş noktasından, 45 bin Suriyeli Kürt kardeşimiz Türkiye topraklarına girmiştir" dedi.
IŞİD'in bir neden ve sebep değil sonuç olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Suriye'deki bu siyasi istikrarsızlık, geniş kitlelerin siyasal katılım sürecinin dışında kalmaları, diğer taraftan Irak'taki bölünmüşlük, Maliki döneminde özellikle sünni kitlelerin siyasal katılımın dışında kalmaları IŞİD'e altın tepsi içerisinde fırsat sundu. Afganistan işgalinin ardından Taliban ve El Kaide'nin çıkması gibi Suriye'deki olaylar, Irak'ın parçalanmasıyla IŞİD'e zemin hazırlayan bir siyasal atmosfer oluşturdu" diye konuştu.
Kurtulmuş, Suriye ve Irak halklarının siyasal katılım süreçlerinin ciddi bir şekilde önünün açılması gerektiğinin önemini vurguladı.
Halkın kendisini temsil edeceği demokratik yönetim mekanizmalarının kurulmasının gerekliliğine işaret eden Kurtulmuş,
"IŞİD'in ortaya koyduğu bu ortamdan rahatsız olanların çoğu, bilerek ya da bilmeyerek IŞİD'i ortaya çıkaran sebeplerin faaliyetleri içerisinde oldular.
Birtakım güçler bölgede etkinlik mücadelesi vermek için bu bölgenin istikrarsızlığının da önünü açtılar. Bu istikrarsızlık ortamı IŞİD'i oluşturdu.
IŞİD'i yarın sabah bütünüyle birlikte bitirsek bile onun yerine başka bir örgüt ortaya çıkacak. Dolayısıyla önce bu şartların ortadan kaldırılması gerekir."
ifadesini kullandı.
"Türkiye'ye bir mülteci akını başladı"
Kurtulmuş, IŞİD'in Kobani bölgesinde, Aynel Arap ve etrafında saldırılarına devam ettiğini anımsattı.
Yaptıkları hazırlıklarda 100 bine yakın bir göçmen kitlesinin de Türkiye'ye gelebileceği varsayımı üzerinde çalıştıklarını dile getiren Numan Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"Maalesef Suriye'deki iç savaş çok taraflı bir hal aldı. Suriye rejimi ve muhalifleri arasında başlayan savaş, şimdi Suriye muhalefeti içerisinde farklı cepheler şeklinde devam ediyor.
Maalesef IŞİD, sınırımıza 5-6 kilometre yaklaşacak seviyeye kadar geldi. Oradan da Türkiye'ye bir mülteci akını başladı. Bunun çok büyük kitlelere ulaşmayacağını ümit ederiz. Ama ne olursa olsun, kim olursa olsun, mezhebi, meşrebi, dini, diyaneti, rengi, dili ne olursa olsun, bize yardım çığlığıyla elini uzatan herkese el uzatırız.
Suriye'den gelen bu kardeşlerimize de el uzatıyoruz. Onları şimdilik içeriye aldık, barınmaları için imkanlar sağladık."
aa
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...