Tokat'ın Reşadiye ilçesinde düzenlenen ve 7 askerimizin şehit olduğu hain saldırı Türkiye'nin yüreğine kor gibi düşerken, olayla ilgili en anlamlı mesajlardan birini Taraf gazetesi verdi. PKK'nın dün saldırıyı üstlenmesinin ardından bugün Taraf gazetesi "PKK iki halkın da düşmanı" sürmanşetiyle çıktı.
İşte Taraf Gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni ve Başyazarı Ahmet Altan'ın kaleme aldığı o yazı:
KÜRT HALKI..
Bir örgüt, kendi halkına böyle bir kalleşliği nasıl yapar? İlk gelen tepkilere, açıklamalara, maillere bakılırsa "körü körüne PKK'yı destekleyen" bir kitlenin dışında kalan bütün Kürtler şaşkınlık içinde bu sorunun cevabını arıyor.
KOÇ MÜZESİNDE PATLAMAYAN BOMBAYI PKK TOKAT'TA PATLATTI
Sanırım şu anda Kürtlerin duyguları, "Kafes planını" yapanları, Koç Müzesi'nde "çocukları öldürmeye" hazırlandığını öğrenen Türklerin duygularına benziyor. Onlar da böyle bir kalleşliğe ve çılgınlığa inanamamış, bunun nedenlerini anlamaya çalışmıştı. Koç Müzesi'nde patlamayan "bombayı" PKK Tokat'ta patlattı ve darbecilerin amaçladığı kaosu yaratabilmek için üstüne düşeni yaptı.
PKK, bunu ilk kez yapmıyor. Ahmet Türk'ün önceki gün vurguladığı "33 asker" rezilliğinde olduğu gibi "barışa" her yaklaştığımızda barışı torpilliyor.
Açın PKK'nın eylemlerinin dökümüne bir bakın. Ne zaman bu ülkede "askerî vesayet" sarsılsa, ordu kışlasına doğru çekilmeye başlasa, demokrasi kapıdan başını uzatsa, PKK bir eylem yaparak, silahın, ordunun, baskının güçlenmesini sağlar.
PKK, "Kürtlerin özgürlüğü" için hareket ettiğini söylüyor ama nedense hep "baskıyı ve şiddeti" özgürleştiriyor.
7 ASKERİN ŞEHİT EDİLMESİNDEN KÜRK HALKI NE SAĞLAYACAK
Baskının ve şiddetin artmasının, ölümlerin çoğalmasının, cinayetlerin patlamasının Kürt halkına yararı ne? Tokat'ta yedi askerin şehit edilmesinden Kürt halkı nasıl bir yarar sağlayacak? Kürt ve Türk halkının önünde çok net iki öneri vardı.Barış ve savaş önerisi.
AKP, bir "barış ve demokrasi" açılımı başlatmıştı. Bu açılımı yetersiz mi buluyorsun, eksik mi buluyorsun, art niyetli mi buluyorsun, Kürt politikacılar çıkar eksiklikleri, yetersizlikleri söyler, art niyetli gördüğü gelişmeleri ortaya koyar ve açılımın doğru yolda ilerlemesine yardımcı olurdu. Konuşarak, tartışarak, eleştirerek ilerlerdik.
Ama böyle olmadı.
Kandil'den Apo'nun isteği doğrultusunda gelen PKK'lıların özgür bırakıldığı, eve dönmek isteyenlere yolun açıldığı bir dönemde, PKK birden saldırıya geçti, Tokat gibi PKK militanlarının hiçbir tehditle ' karşılaşmadığı bir bölgede pusu kurarak yedi insanı öldürdü.
Barışın ve demokrasinin önünü kesti.
PKK SADECE ASKERLERİ DEĞİL HAYALLERİ DE ÖLDÜRDÜ
Bütün Kürtlerin Türklerle eşit olacağı, bu eşitliğin anayasal güvence altına alınacağı, silahların susacağı, cinayetlerin biteceği bir gelecek hayal ediyorduk. PKK sadece askerleri değil bu hayali de öldürdü.
BU EYLEM APO'NUN GELECEKLE İLGİLİ BİR HAYALİ VARSA ONU DA ÖLDÜRDÜ
Kürt halkının özgürlüğü, huzuru, refahı savaşla mı sağlanacak? PKK yirmi beş yıldır savaşıyor, bu özgürlüğü savaşla sağlayabildi mi? Bu özgürlük ihtimali kapımıza geldiğinde neden bunun önünü kesti? PKK, bu "eylemi" Apo'nun daha rahat yaşaması için yaptığım söylüyor, aklı başındaki her hangi biri bu saldından sonra Apo'nun hücresinde daha rahat bir hayat süreceğine inanıyor mu? Bu eylem, Apo'nun görünebilir gelecekle ilgili bir hayali varsa, onu da öldürdü.
PKK KENDİ HALKINA DA ÖNDERİNE DE İHANET ETTİ
PKK, kendi halkına da, önderine de ihanet etti bence. Bana fevkalade "kalleşçe ve alçakça" gözüken Tokat eyleminin Kürt halkının özgürlüğüne, mutluluğuna, huzuruna bir katkısı olup olmayacağına, PKK'nın varlığının ve eylemlerinin bundan böyle Kürt halkının çıkarına olup olmayacağına karar verecek olan Kürt halkıdır.
PKK yönetimi, kendi siyasi hesapları için kendi halkının geleceğini feda etmekten kaçınmıyor, Türk darbecileri kendi iktidarları için Türk halkına ne yapıyorsa, PKK da Kürt halkına aynısını yapıyor.
Peki, karşılaştığımız bu kalleşlik karşısında ne yapacağız, barış ne olacak? PKK konusunda Kürt halkı kendi kararını kendisi verecek.
Ama hükümetin yapması gerekenler var.
ŞİMDİ AÇILIMIN DAHA DA NETLEŞMESİNİN ZAMANI
PKK, bu eylemiyle kendisini artık "bir asayiş" sorunu haline getirip barış denkleminden çıktı, bundan sonra hükümetin PKK'yı da Apo'yu da unutup Kürt halkının eşitliği ve huzuru için adımlar atması gerekiyor. Şimdi açılımın daha da netleşmesinin tam zamanı.
Biliyorum TUrk halkının büyük öfkesi ve tepkisi varken bunu yapmak çok zor ama bu hemen yapılmazsa "savaş" ortamı çok çabuk gelişir, bütün Türkiye'nin geleceği kararır.
At binmeyi öğrenirken attan düşenleri hemen yeniden ata bindirirler, hemen binemezse bir daha binemez çünkü... PKK'nın kanlı çelmesiyle bu ülkenin insanlan attan düştü, hemen yeniden ata binmemiz ve yola devam etmemiz gerekir.
Barışı daha başından beri yakmak isteyen bencil Türk siyasetçileriyle, kendi çıkarlarını kendi halkından üstün gören bencil PKK yöneticileri için bu ülkenin geleceğinden ve çocukların hayatından vazgeçemeyiz.
Bütün bencillere, kalleşlere inat barış yolunda yürümeliyiz.
Barıştan başka bir çaremiz, barıştan başka bir umudumuz yok çünkü.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...