Alman basını ne yazdı? 30 Haziran Alman basınından özetler.

Frankfurter Rundschau gazetesi Tsipras hükümetinin sürpriz referandum kararına ayırdığı yorumda Yunanistan’daki halkoylamasının gereksiz ve yersiz olduğunu yazıyor:

“Yunanistan’daki halkoylaması, Tsipras hükümetine ve başbakanın partisine halkın oylarıyla yenilme fırsatı tanıyor. Yunanistan başbakanı alacaklılarının reform taleplerini yerine getiremez. Aksi takdirde prensiplerine ve seçim vaatlerine ters düşmüş olur. Ama seçmen bunu yapabilir. Kamuoyu araştırmaları alacaklılarla varılacak kötü bir anlaşmanın Euro Bölgesi’nden çıkmaya tercih edilebileceğini gösteriyor. Tsipras böylece anlaşma kapısını aralamış oluyor. Kreditörler yardım programını bir ya da iki hafta daha uzatarak ve Para Fonu da 30 Haziran’da vadesi gelecek olan borç ödemesini erteleyerek buna karşılık verebilirdi. Böylece borç ödeme baskısı olmadan halkoylaması yapılabilirdi. Ama şimdi kaos hüküm sürüyor. Hem Yunanistan’da hem Avrupa’da.”

Kölner Stadt-Anzeiger gazetesi Yunanistan anlaşmazlığında Alman koalisyon ortaklarının uyumlu hareket ettiklerine dikkat çekiyor:

“Başbakan Angela Merkel ve Sosyal Demokrat Parti genel başkanı Sigmar Gabriel Yunanistan anlaşmazlığında aralarından su sızmadığını ve küçük siyasi hesaplar peşinde olmadıklarını göstermek istiyorlar. Hafta başında liderlerin parti merkezlerine yaptıkları karşılıklı ziyaretler de Merkel’in kriz yönetiminden kuşku duyulmadığının işaretiydi. Sosyal Demokratlar için uyumlu görünmek kolay olmuyor. Çünkü parti içinde Yunanistan politikasını eleştirenler de var. Böylece Sosyal Demokrat Parti başbakanın kriz yönetimine de kefil oluyor. Merkel başarılı olursa puanlar onun hanesine yazılacak. Başaramazsa, Sosyal Demokratlar da kötü puan alacak. Büyük koalisyonların mantığı işte burada aranmalı.”

Münchner Merkur gazetesinin yorumunda Yunanistan’da halkoylaması kararı alınmasının Almanya Başbakanı Merkel için de iyi olduğu dile getiriliyor:

“Angela Merkel Yunanistan başbakanına müteşekkir olmalı. Çünkü referandum ansızın onu da baskıdan kurtarabilir. Yunan seçmen ya kayıtsız şartsız tasarruf programını kabul edecek ya da ret ederek Almanya Başbakanı Merkel’e nihayet isyankar Yunanlıların olmadığı daha küçük ama daha istikrarlı bir ortak para bölgesi kurma imkânını verecek. Merkel ve başbakan vekili Gabriel hafta başında Yunan halkına hükümetlerinin bütün telkinlerinin aksine kendilerini neyin beklediğini gösterdiler: Yunanlar tercihlerini Syriza ile Avrupa, Drahmi ile Euro, Tsipras ile Merkel arasında yapacak. Yunanistan kader gününü bekliyor. Avrupa da…”

Stuttgarter Zeitung konuya şu satırları ayırmış:

“Reform programını bizzat krizdeki ülke hazırlamalı. Neo liberal ekolün temsilcisi troykanın radikal ve tartışmalı reçetesi milli reformların yerini alamaz. Bu noktada Avrupa haddini aşıyor ve kendini yersiz yetkilerle donatıyor. Örneğin Portekiz gibi bir ülke toplu sözleşmeleri askıya almaya zorlanıyorsa, ölçü kaçırılmış, direnmek meşruiyet kazanmış olur. En ince ayrıntıya kadar işlenmiş reform talepleri sonuç vermeyecektir. Gereken, sıkı şekilde denetlemek şartıyla bütçe politikası hedefleriyle ilgili anlaşmalara dönülmesidir.”




dw türkçe